29 Ağustos 2014 Cuma

Jessica Alba'dan milyarlık reklam.

Milyar dolarlık Alba

Hollywood yıldızı Jessica Alba’nın Honest Co. adlı şirketi yükselmeye devam ediyor.

Uygun fiyata doğa dostu bebek ürünleri ve temizlik malzemeleri satan şirketin piyasa değeri 1 milyar doları buldu. 275 çalışana sahip şirketin bu yılki ciro hedefi 150 milyon dolar. Alba’nın şirketi aynı zamanda karının hatırı sayılır bir miktarını sosyal sorumlulukla uğraşan organizasyonlara bağışlamasıyla ünlü.

UEFA Avrupa ligi rakipleri belli oldu.

UEFA Avrupa Ligi grup kuraları, bugün çekildi. Monaco’da Türkiye saatiyle 14.00’te başlayan kura çekimine Şampiyonlar Ligi play-offlarından gelen 12 takım başta olmak üzere toplam 48 takım katıldı.

Beşiktaş C Grubu'nda İngiltere ekibi Tottenham, Sırp temsilcisi Partizan ve Yunan ekibi Asteras'a rakip oldu.

Trabzonspor ise Ukrayna'dan Metalist Kharkiv, Polonya temsilcisi Legia Varşova ve Belçika'dan Lokeren'le aynı grupta yer aldı.

Beşiktaş'ın Avrupa Ligi fikstürü: Asteras Tripolis(E), Tottenham(D), Partizan(D), Partizan(E), Asteras Tripolis(D), Tottenham(E)
Trabzonspor'un fikstürü: Metalist Kharkiv(D), Legia Varşova(E), Lokeren(E), Lokeren(D), Metalist Kharkiv(E), Legia Varşova(D)

Tuba öpüşme iddialarına sert çıktı!

Öpüşme iddialarına ne cevap verdi?

Tuba Ünsal'dan, Aras Bulut İynemli ile öpüştüğü iddialarına sert açıklama ile yanıt verdi... Dava açmaya hazırlanıyor.

Murat Pilevneli’den ayrılıp Mirgün Cabas’la evlenen Tuba Ünsal’ın, Aras Bulut İynemli ile emirgan’da bir pizzacıda öpüştüğü iddia edildi.

Dedikodulara göre Ünsal ile İynemli geçen hafta cuma günü Emirgan Pizza’da öpüşürken görüldü. İkili, 3 gün sonra da birçok ünlünün katıldığı İynemli’nin doğum günü partisinde samimi pozlar verdi.

Basında yer alan habere karşı, Tuba Ünsal İnstagram sayfasından bir açıklama yaptı. Bu iddiaların gazete haberlerine yansıması üzenine Tuba Ünsal, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"23 Ağustos akşamı yakın arkadaşımız Aras Bulut İynemli'nin doğum gününden paylaştığım bir fotoğrafı sosyal medya hesabımdan alarak 'günün dedikodusu' başlığı ile servis eden, beni ve ailemi toplumun gözünde küçük düşürecek, kasıtlı ve maksatlı iftira haberi hazırlayan, doğruluğunu ispatlamadan yayınlanmasına onay veren gazete ve gazete yöneticilerini esefle kınıyorum. Kalabalık bir grup arkadaşımızla birlikte kutlama yaptığımız gecede bu haberin gerçek olmadığına başta arkadaşım Aras Bulut İynemli'nin kız arkadaşı olmak üzere onlarca kişi de tanıklık edecektir. Gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan düzmece bu haberi yayınlayan gazetenin açtığımız en ağır tazminat davası ile cezalandırılacağına eminim."

27 Ağustos 2014 Çarşamba

Kucak kucağa aşk tatili

Yakında dünyaevine girecek olan Kim Kardashian ve basketbolcu nişanlısı Kris Humphries Bora Bora adasında ön balayı yaptı.

NBA oyuncusu olan Kris’in ilk defa Kardashian ailesiyle beraber tatile çıktığı bildirilirken çift kameralara aldırmadan aşklarını yaşamaya devam etti.

KUCAK KUCAĞA TATİL (GALERİ)

Pasifik Okyanusundaki Bora Bora’da ailesi ile birlikte tatil yapan Kim, New Jersey Nets’in yıldızıyla oldukça mutlu gözüküyordu.Kim’e 20.5 karatlık 2 milyon dolarlık elmas yüzük ile evlenme teklif eden Kris’in, aileye katılmaya hak kazandığı söyleniyor. 30 yaşındaki Kim Kardashian benim için ailem çok önemli, bu tatil ben ve Kris için bir test olacak şeklinde konuştu.

Emma Stern 2014 kış koleksiyonu



Emma Stern 2014 kış koleksiyonunu tanıttı.

Seksi model Emma Stern, iç çamaşırı çekimi için objektif karşısına geçti.

Bir markanın 2014 kış koleksiyonunu tanıtan Emma, kusursuz vücuduyla kendine hayran bıraktı.


Yeni klibi için o da soyundu.


Siyahi bir erkeğin eşlik ettiği klibi tanıtmak için sabırsızlandığını ifade eden Emelie Forest You Tube'de hayranlarının fikirlerini sordu...

 Direktörlüğünü Mike Spooner, Prodüktörlüğünü Mads Mardstand'ın yapmış olduğu Drunk Tonigtht (bu gece sarhoş) adlı klipte cesur pozlar veren Emeli De Forest hayranlarından tam not aldı. Emelie de Forest Face Book sayfasında sevenlerine "işte resmi video görüntülerim, ne düşünüyorsunuz?" sorusunu yöneltti.




Evlenmeden önce son bir defa...

Geçtiğimiz günlerde aile arasında sade bir nişan yapan Doğa Rutkay ve Kerimcan Kamal, önceki akşam Nişantaşı'nda görüntülendi.

 Arkadaşlarıyla yemek yiyen ikili keyifliydi. Uzun süredir Çeşme'de tatil yapan ikili, Eylül'de evleneceklerini sosyal medyadan duyurmuştu.

Eylül’de televizyoncu Kerimcan Kamal ile evlenecek olan Tabiat Rutkay son hazırlıkları tamamlamak için evvelki gün City’s alışveriş merkezine geldi. Bir haftadan daha az zaman kaldığını ifade eden Tabiat Rutkay “Aklım Çeşme’de kaldı ancak Güldür Güldür’ün çekimleri ve son hazırlıklar için gelmeliydim’ olacak şekilde açıkladı .

Bahar Öztan yıllar sonra hala taş gibi.

Yeşilçam'ın gamzeli güzeli Bahar Öztan plajlarda görüntülendi.

 Bodrum Marina'da görünütlenen yeşilçam güzeli, yorgunluğunu atmak için geldi. Gamzeli Güzeli diye tanınan Bahar Öztan Bodrum'da tatilinin tadını cıkartıyor

Yeşilçam’ın gamzeli güzeli olarak bilinen ünlü oyuncu Bahar Öztan sezonun yorgunluğunu üzerinden atmak için soluğu tatil cenneti Bodrum Marina’da aldı.İlerleyen yaşına rağmen düzgün fiziğiyle dikkatleri üzerine çekmeyi başaran ünlü oyuncu güzelliğiyle adeta yıllara meydan okuyor.Bahar Öztan 1962 doğumlu olmasına rağmen halen genç kız gibi.


Vişneyi tüket hem canlı ve diri kal!

Vişnenin faydaları nelerdir? Vişne nelere iyi gelir?

Latince adı Prunus cerasus olan vişne, ilkbaharda çıkan meyveler arasındadır. Kiraza çok benzer.

Fakat kirazdan farkı tadının hafif mayhoş ve ekşi olmasıdır. Bu yüzden genellikle taze olarak tüketilmez. Meyve suyu, reçel yada marmelat yapımında sıkça kullanılır.

Hele ki yaz aylarında sıcak havalarda buz gibi meyve suyu herkes tarafından tüketilir. Hem ferahlık verir hem de serinletici özelliği vardır.

Vişne Yaşlanma karşıtı bir meyvedir. Anti ageing özelliği vardır. Genç kalmanın sırları bu şifalı meyvede saklıdır.

Bağışıklık sistemini güçlendirir.
Göz için de büyük fayda sağlar.
İyi bir A ve C vitamini kaynağıdır.

Lee Spor kıyafet giydi yürekleri hoplattı.

Bakanlara küfreden aktrol Süleyman Soylu'nun adamı çıktı.

Başta Maliye Bakanı Şimşek ve bazı AKP’li vekillere ettiği hakaretlerle tanınan Esat Ç. adlı Twitter hesabının, Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun ekibinde yer alan 23 yaşındaki E.B.U olduğu iddia ediliyor.

Twitergate skandalı, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı’nın ardından AKP Genel Merkezi’ne sıçradı. “Gizli Arşiv”, “Kuşçubaşı Eşref” isimli meşhur Aktroll hesaplarının ardından, bakanlara küfür ederek “ayar” veren Esat Ç. İsimli Twitter hesabı da deşifre oldu. Taraf’ın haberine göre; söz konusu hesabın, AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun ekibinde yer alan ve 28 Kasım 1991 doğumlu E.B. U. isimli vatandaş tarafından kontrol edildiği tespit edildi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek başta olmak üzere birçok bakan ve milletvekiline “hakaret eden” Esat Ç. isimli hesabın sahibinin AKP tarafından bilinmesine rağmen, bugüne kadar hakkında bir işlem yapılaması da dikkatlerden kaçmadı.

ESAT Ç. NASIL YAKALANDI?
Taraf gazetesinden Hüseyin Özay’ın haberine göre; Gezi Parkı Eylemleri’nin ardından oluşturulan AKP Troll ekibi, tek tek deşifre olmaya başladı. Bu ekibin başında gelen ve küfürlü mesajları ile gündemden düşmeyen Esat Ç. İsimli sahte Twitter hasabının da kime ait olduğu kesinleşti. Söz konusu hesaplarla ilgili olarak, Cumhuriyet savcılıklarına çok sayıda şikâyet dilekçesi verildi. Şikâyet dilekçeleri doğrultusunda hesaplarla ilgili soruşturma açıldı. Ve mahkeme kararları ile de teknik takip başlatıldı. İşte bu takip esnasında, AKP’nin sahte Aktroll hesapları deşifre oldu. Yine bu teknik takip sırasında, 0 531 959 23 XX nolu Turkcel’e kayıtlı ancak Vodafone geçmiş telefon numarasından Esat Ç. İsimli hesaba sürekli mesaj atıldığı belirlendi. Söz konusu hattın daha sonra kapatıldığı tespit edildi.

AKP GENÇLİK KOLLARI’NDA ÇIKTI
Bu gelişme üzerine telefon hattının kimin tarafından kullanıldığına yönelik çalışma yapıldı. Yapılan bu çalışma sonucunda ise, söz konusu hattın, 28 Kasım 1991 doğumlu baba adı Recep olan E.B.U. isimli bir vatandaş tarafından alındığı ve kullanıldığı saptandı. Söz konusu gençle ilgili yapılan çalışmada ise E.B.U.’nun, İstanbul AKP Gençlik Kolları’nda görevli olduğu ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun koordinatörlüğünde oluşturulan Ak troll ekibin de içinde yer aldığı belirlendi. Söz konusu bilgiler de yine bu teknik takip esnasında ulaşıldı. Halen, İstanbul’da ve Mevlana mahallesinde oturan Esat Ç.’nin Başbakan’ın danışmanları tarafından da tanınması dikkat çekti.

BAKANLARA KÜFÜR ETTİ
Esat Ç. İsimli sahte Twitter adresi, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek başta olmak üzere bazı AKP’li bakan ve milletvekillerine “ettiği hakaret içeren mesajlarla” biliniyor. 23 yaşında bir genç tarafından atıldığı tespit edilen söz konusu mesajlarla ilgili olarak bugüne kadar bir işlem yapılmadı. Bu durum, Aktrollerle ilgili soru işaretlerinin daha da artmasına yol açtı.
Daha önce de Gizli Arşiv ve Kuşlubaşı Eşref gibi sahte Twitter hesaplarının kimler tarafından kontrol edildiği de tespit edilmişti. Bu hesaplarla ilgili de çok sayıda şikâyet dilekçesi verildiği öğrenildi.

İzmirli lolita İstanbul'a geliyor.

Moda tasarımı okuyan İzmir'li lolita Merve Çelik, kısa sürede aranan modellerin arasına girmeyi başardı...

Moda tasarımı okuyan İzmir'li lolita Merve Çelik, kısa sürede aranan modellerin arasına girmeyi başardı ve lolitaya İstanbul yolu göründü.

Duru ve zinde güzelliğini spora borçlu olduğunu söyleyen güzel, bu tutkusunu şu çümlelerle anlatıyor: "Spor yapmayı çok severim, çok küçük yaşta başladım spor yapmaya ve 6 yaşında Jimlastik yaptım bunu 3 sene devam ettirdim. Kick boxs, fitness, pilates ve voleybolla ilgilendim. Her türlü sporu yapıyorum aslında spor benim herşeyim diyebilirim.

Merve Çelik İzmir Salih İşgören Lisesi'nde moda okuyor. En büyük dileği ise ünlü bir modacı ve model olmak.

Hem modacılığı hem de modelliği aynı ayna yürütmek ve idealinin kendi tasarımlarını podyumda sergilemek olduğunu söyleyen genç ve güzel moda tasarımcısı adayını, önümüzdeki günlerde İstanbul'da ne gibi heyecanların beklediği şimdiden takipçilerinin merak konusu oldu bile.

Alman topmodellen Als'ye çıplak destek


Alman Top Model Micaella Schaffer, Berlin'de Sokak Ortasında neredeyse çırılçıplak Soyunup bir Kova Buzlu Suyu ALS Hastalarına Destek verme Amaçlı Kafasından Aşağı döktü...

Geçtiğimiz Dönemlerde de Türkiye'ye gelerek bazı çalışmalara İmza attan Almanya'nın en tanılan Top Modellerinden Micaella Schaffer, ALS Hastalarına Destek verme amaçlı ilginç bir yöntem kulandı. 

Sokak Ortasında çırılçıplak Soyunup bir Kova Buzlu Suyu ALS Hastalarına Destek verme Amaçlı Kafasından Aşağı döktü.

Sibel Kekilli ile gurur duyuyor.

Ünlü oyuncu Emre Karayel, Sibel Kekilli'yi öve öve bitiremedi.

Emre Karayel, önceki akşam düzenlenen 66. Emmy Ödülleri Töreni'ni, Fox TV'nin davetlisi olarak izledi.

Karayel, Los Angeles Nokia Theatre'da düzenlenen törende, 'Game of Thrones'da Shae'yi canlandıran Sibel Kekilli'yle de sohbet etme fırsatı buldu.

Ünlü oyuncu, Kekilli için şu yorumu yaptı: 'Onunla gurur duyuyorum, çok tatlı birisi.'

9 Ağustos 2014 Cumartesi

Amberin Zaman Erdoğan'a yanıt verdi.

Başbakan Erdoğan'a edepsiz kadın cevabı. The Economist, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın derginin Türkiye muhabiri Amberin Zaman'a yönelik "edepsiz kadın"  ifadelerini içeren eleştirilerine internet sitesinden yanıt verdi.

İngiliz haftalık dergisi The Economist, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın derginin Türkiye muhabiri Amberin Zaman'a yönelik eleştirilerine internet sitesinden yanıt verdi. Dergi, Amberin Zaman'ın 15 yıldır Türkiye'de görev yaptığını, çok saygı duyulan bir gazeteci olduğunu, Zaman'ın ve onunhaberlerinin arkasında olduğunu söylüyor.

"DEMOKRASİDE GAZETECİLERİN TEHDİT EDİLMESİNE YER YOKTUR"

The Economist, BBCTürkçe tarafından yansıtılan ve Amberin Zaman için Malatya'daki mitinginde "edepsiz kadın" ifadesini kullanan Erdoğan'a verdiği yanıtı da "Demokraside gazetecilerin tehdit edilmesine yer yoktur" sözleriyle tepki gösterdi.

"TÜRKİYE, GAZETECİLİK İÇİN GİDEREK ZOR BİR YERE DÖNÜŞTÜ"

Dergi, şöyle devam ediyor:

"Türkiye ise Erdoğan'ın yönetiminde bağımsız gazetecilik için giderek daha da zor bir yere dönüştü. Medyayı gözlemleyen New York merkezli sivil toplum kuruluşu Freedom House da geçtiğimiz günlerde Türkiye'nin statüsünü düşürmüştü. Freedom House Türkiye'de medyanın artık "kısmen özgür' statüsünde sayılamayacağını ve "özgür olmadığını' belirtmişti."

MİTİNGTE AMBERİN ZAMAN'I HEDEF ALMIŞTI

Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası kapsamında Malatya'da bir miting düzenleyen Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan, gazeteci Amberin Zaman'ı hedef almıştı. Zaman'a 'edepsiz kadın' diyen Erdoğan, "Haddini bil haddini. Eline vermişler bir kalem, gazete köşesinde yazıyorsun. Çıkarıyorlar seni işte böyle malum Doğan grubunun televizyonuna, oradan da saygısızca yüzde 99'u Müslüman olan bu halka hakaret ediyorsun. Karşılıklı oturmuşlar, hem seçmene hakaret ediyorlar hem Müslümanlara hakaret ediyorlar. Siz bu kafayla devam edin" diye konuşmuştu.

AMBERİN ZAMAN DA YANIT VERDİ

Amberin Zaman, Erdoğan'ın bu sözlerine Taraf gazetesindeki köşesinden yanıt verdi.

Zaman'ın "Önce insan ol" başlıklı o yazısı:

"Geçen salı gecesi CNNTürk’te katıldığım bir programda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye’de ahlaki çöküş yaşandığını ve halkın bir kısmının sorgulama yeteneğine sahip olmadığını savundu. Kılıçdaroğlu düşüncelerini şu sözlerle ifade etti: “Bir kitle var ki bu yüzde 25 ile 35 arasında değiştiği söyleniyor... Bu kitle hiç bir şeyi sorgulamıyor.” Ben de bu görüşüne cevaben dedim ki: “Bunu Türkiye’de, bir Müslüman ülkesinde beklemek biraz zor değil mi? Çünkü neticede İslam, merkezine bireyi değil cemaati alan bir din.”

Bu cümlem üzerine yazar Levent Gültekin’in lügatimize kazandırdığı “Erdoğanistler” bir linç kampanyası başlattılar. Kendilerine dindar diyen bu kişiler ağza alınamayacak küfür, hakaret ve tehdidi üzerime yağdırdılar. Kimi hemcinslerim dâhil. Yeni Şafak konuyu dün manşetine taşıdı. Fotoğrafımı basmayı da ihmal etmedi. Beni açıkça hedef gösterdi. Başbakan dün koroya katıldı. Meydanlarda beni yuhalattı.

Peki, bakaracı makaracılar değil de ben mi dine, Müslümanlığa hakaret ettim?

Bana yapılan linç kampanyası benim özetlemek istediğimin tam da bir özeti. Düşünmeden, tartışmamdan, ikna yoluna başvurmadan grup refleksiyle topluca hakaret ediyorlar.

“İslam bireyi değil cemaati esas” alır dedim.

Peki, Türkiye temelinde bu tespitim yanlış bir tespit mi?

Siz yıllarca “cemaatte rahmet vardır” deyip bütün insanları bir çatı altında toplanmaya çağırmamış mıydınız?

“Yalnız kalan koyunu kurt kapar” diye hadisler üretmediniz mi? Düşünmeyen, tartışmayan cahiliye toplumlarını özgürleştirmek için gelen İslam’dan anladığınız bu mu?

Bütün İslam dünyasında cemaatler, tarikatlar, siyasi hareketler etrafında toplanan milyonlar var.

Bu hareketler içerisinde yer alıp da bağımsız hareket eden tek bir birey gördünüz mü?

Bağımsız hareket eden bireylerin o yapılar içinde barındırılmadığını hepimiz bilmiyor muyuz?

Kaldı ki beni linç edenlere şu soruyu sormak istiyorum: Hayatınızda tek bir kez olsun mensubu olduğunuz cemaat, tarikat, siyasi hareket liderinden işaret almadan oy kullandınız mı?

Çok beğendiğiniz hâlde başka partilere oy verebildiniz mi?

Dindar çevrelerin en büyük mottosu “kol kırılır yen içinde kalır” değil mi?

Bu ne anlama geliyor? Hatalara bireysel açık itirazlar yapılmaz anlamına gelmiyor mu?

Bu tavrınızla hem İslam’ı hem Müslümanları dünyanın gözünde değersizleştirdiniz 2. sınıf vatandaş durumuna düşürdünüz, farkında mısınız?

Daha geçen gün kurtarıcı gözüyle baktığınız Başbakan Erdoğan “bize itiraz eden, farklı çizgi izleyen herkes kaybetti” demedi mi? Bu ne anlama geliyor? Yanlışı söyleyen herkesi kapının önüne koyduk ve o da siyaseten yaşayamadı anlamına gelmiyor mu?

Neden Erdoğanistler bütün “AK gerçekleri” bildikleri hâlde kendi tabanlarında bu düzenin devam etmesi için çırpınıyorlar?

Kur’an da “Düşünüyor musunuz”, “Akletmiyor musunuz” diye kaç kez soruyor.

Tek bir gün Türkiye’nin geldiği noktayı düşünüp aklettiniz mi?

İslam adına insanları kafalarını kesenlerin yolgeçen hanı hâline nasıl geldiği üzerine kafa yordunuz mu?

Alevileri, Gürcüleri, Ermenileri aşağılamanın caiz olup olmadığını kendinize sordunuz mu?

Başbakan Erdoğan'a edepsiz kadın cevabı. The Economist, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın derginin Türkiye muhabiri Amberin Zaman'a yönelik "edepsiz kadın" ifadelerini içeren eleştirilerine internet sitesinden yanıt verdi.

Şimdi kalkmış durumunuzun resmini çeken bir Müslüman kadını linç ediyorsunuz. Çünkü kadınlar daha kolay lokma değil mi?

Hem bu din sadece sizin dininiz mi? Size imanın kimde olduğunu belirleme yetkisi mi verildi? Müslümanların içinde bulunduğu duruma, bana “Yahudi kahpe”, “Git IŞİD’in cariyesi ol” diyerek aklınızca aşağıladığınızı zanneden sizlerden daha çok üzüldüğüm muhakkak.

Tek farkımız bunun sorumlusunun sizin gibiler olduğunu söylüyorum.

Size yaptığım eleştiriyi İslam’a bir hakaret olarak göstererek kendinizi kurtaramazsınız.

Hadi diyelim bu dünyada kurtardınız, yaptıklarınızdan dolayı en küçük bir utanma, vicdan acısı hissetmediniz.

Ya çok önemsediğiniz ahirette bu yaptıklarınızı nasıl açıklayacaksınız? Bir Müslüman olarak soruyorum."

Murat Boz'un eski sevgilisi artık Ahmet Kural ile.

Murat Boz'un eski Sevgilisi Eliz Sakuçoğlu, Star Tv ekranlarının izlenme rekorları kıran dizisi başrol oyuncusu Ahmet Kural ile anlaştı. Eliz Sakuçoğlu bundan sonra Ahmet Kural ile proje çalışmaları yapacak.

Murat Boz'un eski sevgilisi artık Ahmet Kural ile.. ! Murat Boz'dan ayrıldıktan sonra işsiz kalan Eliz Sakuçoğlu yeni işini buldu. Eliz Sakuçoğlu bundan böyle Ahmet Kural'ın projelerini organize edecek.

Habertürk'ten Zafer Akbaş'ın haberine göre uzun yıllardır ünlü popçuyla çalışan Sakuçoğlu, "Kardeş Payı" dizisinin yıldızı yakışıklı oyuncu Ahmet Kural ile anlaştı.

SESSİZLİĞİNİ KORUYOR

Muhteşem Yüzyıl’ın şehzadelerinden Engin Öztürk ile Boz’a ihanet ettiği iddiaları hakkında hâlâ sessizliğini koruyan Sakuçoğlu, bundan böyle Ahmet Kural ile çalışacak.

Sakuçoğlu, televizyon ve sinema projelerinin yanı sıra bir de albüm çıkarmaya hazırlanan Kural’ın konser organizasyonlarını üstlenecek.

Ersun Yanal istifa etti

Fenerbahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal, yaptığı yazılı açıklamada, Fenerbahçe Kulübü'nde çalıştığı süre boyunca teknik direktör olarak görev almaktan büyük onur duyduğunu belirterek, "Göreve geldiğim sezon takımımı şampiyon yapmış bir teknik adam olarak bugünkü koşullarda görevime devam etmem mümkün değildir" ifadesini kullandı.

Teknik direktörlüğü süresince kendisine destek veren Fenerbahçe taraftarına, yönetimine, medya ve spor kamuoyuna teşekkür eden Yanal, ülke futboluna her düzeyde katkıda bulunmaya devam edeceğini belirterek, "İlkeler, kazandığımız ve kazanacağımız paradan her zaman daha üstündür ve başarı için olmazsa olmaz koşuldur" diye görüşlerini aktardı.

Ersun Yanal'ın Fenerbahçe kariyeri 408 gün sürdü

Ersun Yanal'ın sarı-lacivertli takımdaki kariyeri 408 gün sürdü.

Fenerbahçe ile ilk kez, 2013-2014 sezonu öncesi, 28 Haziran 2013'te 1 yıllık sözleşme imzalayan Yanal, ilk sezonunda yaşadığı şampiyonluktan sonra, 21 Mayıs'ta 2 yıl uzattığı sözleşmesinde, 2014-2015 sezonunu göremeden görevinden ayrıldı.

Yanal, son dönemde yaşanan sıkıntıların ardından, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın dün yaptığı açıklamalardan sonra bugün istifasını verdi.

Kariyerinin ilk lig şampiyonluğunu Fenerbahçe'de kazandı

Ersun Yanal, kısa süren Fenerbahçe döneminde kariyerinin ilk Süper Lig şampiyonluğunu elde etti.

1995-1996 sezonunda başlayan Süper Lig kariyerinde 18 yılı geride bırakan Yanal, Denizlispor, MKE Ankaragücü, Gençlerbirliği, Manisaspor, Trabzonspor ve Eskişehirspor'daki görevlerinin ardından Fenerbahçe'nin başında şampiyonluğa ulaştı.

Kariyerinde ilk kez geçen sezon  "Üç Büyükler"den birini çalıştıran Yanal, bu kısa dönemde tecrübesini Süper Lig şampiyonluğuyla taçlandırdı.

40 resmi maçta 24 galibiyet

Tecrübeli teknik adam, Süper Lig, Ziraat Türkiye Kupası, TFF Süper Kupa ve Avrupa mücadeleleri olmak üzere, sarı-lacivertli takımın başında çıktığı 40 resmi maçta 24 galibiyet yaşadı.

Yanal yönetimindeki sarı-lacivertli takım 10 maçta yenildi, 6 kez de berabere kaldı. Bu resmi maçlarda rakip fileleri 79 kez havalandıran Fenerbahçe, kalesinde 43 gol gördü.

8 Ağustos 2014 Cuma

Cumhurbaşkanlığını kim kazanırsa ne olur?

Milliyet gazetesi yazarı Mehmet Tezkan kim Cumhurbaşkanı olursa nasıl yönetim gösterir bunu kaleme almış.
İşte o yazı:

En çok sorulan iki soru..
Bir: Cumhurbaşkanı seçimini kim kazanır?
İKİ: Kim kazanırsa ne olur?
Elimizde ölçü aleti yok.. Şu kazanır diye siyasi falcılık yapacak halimiz de yok..
İlk sorunun cevabını pazar akşamı alacağız..
Gelelim ikinci soruya..
Kim kazanırsa ne olur? Bu sorunu cevabı kolay.. Çünkü adaylar seçilirlerse nasıl cumhurbaşkanı olacaklarını söylediler..
Kimsenin gizli ajandası yok.. Başbakan ‘başkan’ gibi davranacağını gizlemiyor..
Kim kazanırsa ne olur sorusuna bir süre önce cevap aramıştım.. Bu aralar o kadar çok soruluyor ki seçim öncesi son siyasi yazıyı bu konuya ayırdım..
25 Haziran’daki yazımda şöyle demiştim:
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Kuvvetler ayrılığı ortadan kalkar.. Yürütme Çankaya’ya taşınır.. hükümeti kurulur..
Ekmel Bey kazanırsa.. Çankaya bağımsızlaşır.. Daha doğrusu hükümetin etkisinden çıkar.. Çankaya’nın yeni pozisyonu bir süre sonra yasama ve yargıya da yansır.. İktidarın mutlak gücü nedeniyle örselenen kuvvetler ayrılığı ilkesi yeniden hayat bulur..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Devletin zirvesinde cumhurbaşkanı-başbakan dengesi kalmaz.. Herkes Çankaya’ya bakar, Çankaya’yı dinler..
Ekmel Bey kazanırsa.. Çankaya önemli bir güç odağı olur.. Dış politikadan toplumsal olaylara kadar Çankaya’nın tavrı da, ne diyeceği de önem kazanır.. Özellikle dış politikaya ağırlığını koyar..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Yasaların çoğu Çankaya’da hazırlanır, Meclis’te onaylanır.. Sistem ters işler.. Yasa Meclis’ten geçince de Çankaya kendi hazırlattığı yasayı imzalar..
Ekmel Bey kazanırsa.. Yasalar eskisi gibi alelacele hazırlansa da paldır küldür Meclis’ten geçse de jet hızıyla onaylanmaz.. Yasama daha dikkatli çalışmak zorunda kalır..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. İl emniyet müdürü, il jandarma müdürü dahil müsteşarlar, genel müdürler, bütün bürokrasi emirleri Çankaya’dan alır..
Ekmel Bey kazanırsa.. Bürokrasi emirleri yine başbakandan alır; cumhurbaşkanı gözler, izler..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Her gün her konuda demeç vermeyi sürdürür.. Meydanlardan elini eteğini çekmez..
Ekmel Bey kazanırsa.. Cumhurbaşkanlığı önemli konularda yeri geldiğinde açıklama yapan hüviyete bürünür..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Bakanlar Kurulu’na başkanlık eder.. İcranın başı olduğunu hissettirir.. Anayasa’yı zorlar..
Ekmel Bey kazanırsa.. İcrayı başbakana ve hükümetine bırakır.. Anayasa’yı zorlamaz..
*
40 gün önce kaleme     alınan bu satırlara bugün şu da eklenebilir.. Tayyip Bey seçilirse Çankaya’nın dili, üslubu farklı olacak..     Ekmel Bey seçilirse farklı.. Selahattin bey seçilirse     farklı..

http://www.milliyet.com.tr/kim-kazanirsa-ulkeyi-nasil-yonetir-/gundem/ydetay/1922518/default.htm

Amerika IŞİD'i bombalayacak Ankara teyakkuzda.

IŞİD’in Sincar’ı ele geçirip ve Mahmur’da hakimiyet kurması, uluslararası toplumu harekete, Ankara’yı teyakkuza geçirdi. Ankara’da dün sabah Davutoğlu akşam da Başbakan Erdoğan zirve topladı. ABD’den de müdahale sinyali geldi

Suriye’deki iç savaş süresince mevzilendiği bölgeleri bırakmayan ve özellikle Suriye’nin kuzeyinde etkinlik kuran IŞİD’in Irak’a girerek Musul’u almasıyla başlayan kaos, ABD ile uluslararası toplumun bölgeye müdahale hazırlığı yapmasına yol açtı. İlk müdahale sinyali dün ABD’den geldi. ABD medyasında, Başkan Obama’nın, Irak’ta ilerleyişini sürdüren IŞİD’e müdahale edebileceklerinin sinyalini verdiği iddiası yer aldı. Amerikan ABC televizyonu Türkiye saatiyle 00.45 sıralarında ABD’nin Irak’a malzeme yardımı yapmaya başladığını duyurdu.

ABD medyasında yer alan haberlere göre, Savunma Bakanlığı yetkilileri, Obama yönetiminin, Irak’ın kuzeyinde IŞİD öncülüğündeki silahlı grupların saldırılarına maruz kalan Hristiyanların korunması için Irak’a hava saldırısı düzenlemeyi ve havadan acil yardım stokları atmayı planladığını bildirdi.  İsimlerinin gizli kalması koşuluyla medyaya bilgi aktaran yetkililer, Obama’nın dün Beyaz Saray’da ulusal güvenlik ekibiyle bir araya geldiğini ve havadan insani yardımların bırakılmasından IŞİD’e yönelik hava saldırısına kadar birçok opsiyonu değerlendiğini kaydetti.

Aziz Yıldırım ile Ersun Yanal'ın arasını bir genç kadın bozdu.

Şok iddia! Ersun Yanal, genç kadın ve kriz...

Fenerbahçe'de başkan Aziz Yıldırım ile Ersun Yanal arasındaki kriz büyüyor. Bu yaz Bodrum'daki teknesinde bir kadınla objektiflere yakalanan Ersun hocanın, Sevilla maçının oynanacağı Kopenhag'da yine bir kadınla görülmesinin bardağı taşıran son damla olduğu iddia edildi.

Fotomaç'ta yer alan habere göre; Ersun Yanal krizinde her gün yeni bir perde daha açılıyor. Başkan Yıldırım'ın Sevilla maçından sonra Yanal'ın takıma verdiği iki buçuk günlük izni iptal ederek futbolcuları Samandıra Tesisleri'ne toplaması ve ardından görüntülü analizlerle uyarılarda bulunması gündeme bomba gibi düşmüştü. Bu şok haberlerin F.Bahçe resmi internet sitesinden "usulen de" olsa yalanlanmaması krizin boyutunu gözler önüne serdi. Çıkan haberlerin ardından kulüp çalışanlarını arayan ve haberleri yalanlatmak isteyen Yanal'a başkan Aziz Yıldırım'ın engel olduğu öğrenildi. Yanal bunun üzerine çareyi Twitter'daki kendi hesabından açıklama yapmakta buldu. Yanal, Twitter'dan "Çıkan haberler asılsızdır" demekle yetindi.

YILDIRIM'IN KULAĞINA GİTTİ
Peki bu noktaya nasıl gelindi? Teknik direktör Ersun Yanal'la başkan Aziz Yıldırım'ın arasında ipleri geren en büyük faktörün, tecrübeli teknik adamın düzensiz özel hayatı olduğu belirtildi. Bu yaz Bodrum'da teknesinde bir kadınla objektiflere yakalanan Ersun hocanın, Sevilla karşılaşmasının oynanacağı Danimarka'nın Kopenhag kentinde yine bir kadınla görülmesinin bardağı taşıran son damla olduğu öğrenildi. Yanal'ın Kopenhag sokaklarında yanında genç bir kadın ve menajer Mithat Halis'le birlikte dolaştığı ve bunun başkan Aziz Yıldırım'ın kulağına gittiği ifade edildi. Hatta futbolcular Diego Ribas ile Pierre Webo'nun da Yanal ile genç kadın arkadaşını yan yana gördükleri ve bu anları espri olsun diye videoya çektikleri de belirtildi.

KULÜP HİÇBİR HABERİ YALANLANMADI
F.Bahçe'de büyük krize neden olan kadının Ersun Yanal'la ilişki boyutu bilinmiyor. Ancak kadının ertesi gün tribünde yine hocanın yakın dostu Mithat Halis ile yan yana olması, iddiaların daha da büyümesine neden oldu. Aynı gece Yanal'ın dışarıda ve otelde tüm yaşadıklarının, başkan Aziz Yıldırım'a yakın isimlerce tek tek anlatıldığı kaydedildi. Aziz Yıldırım'ın, Ersun hocanın düzensiz özel hayatına ve alınan kötü sonuçlara çok sinirlenerek 'izinli' takımı hemen topladığı ve malum görüntülü analiz toplantısını gerçekleştirdiği vurgulandı. Yaklaşık 4 gündür bu konuyla ilgili çıkan hiçbir haber, kulüp tarafından yalanlanmadı. Bunun üzerine Ersun Yanal'ın kendi twitter hesabından açıklama yapması, 'ipler tamamen koptu' şeklinde yorumlandı.

(Fotomaç)

Posalı yiyecek ve içecekleri çok tüketmeyin

Beş kişiden birinin sorunu olan kemik erimesi kadını da erkeği de tehdit ediyor. Posalı yiyecekler, kafein içeren kahve, çay ve sodalı içecekler kalsiyum emilimini azaltarak kemik kaybına yol açıyor ve kemik erimesi olan osteoporoza zemin hazırlıyor.

Ül­ke­miz­de sık gö­rü­len ke­mik eri­me­si­ (os­te­opo­roz) ke­mik do­ku­sun­da­ki yo­ğun­lu­ğun ve­ya kit­le­nin azal­ma­sı an­la­mı­na ge­li­yor.

Sin­si ge­li­şen ve ke­mik­le­rin gi­de­rek güç­süz­leş­me­si­ne yol açan os­te­opo­roz,  ka­dın­lar­da 50 ve er­kek­ler­de 70 yaş üs­tün­de­ki her beş ki­şi­den bi­rin­de or­ta­ya çı­kı­yor. En cid­di komp­li­kas­yo­nu kal­ça, omur­ga ve el bi­le­ğin­de kı­rık­la­ra yol açması. Kı­rı­ğa bağ­lı cid­di ve inat­çı ağ­rı­lar ge­li­şe­bi­li­yor.

Ay­rı­ca omur­ga­da ge­li­şen vo­lüm kay­bı ve çök­me kı­rık­la­rı­na bağ­lı ola­rak boy kı­sa­lı­ğı­na, bu da kam­bur­lu­ğa yol açı­yor. Da­ha da kö­tü­sü os­te­opo­roz özel­lik­le yaş­lı­lar­da ehemmiyet ­li, hat­ta ölüm­cül so­nuç­la­ra ne­den ola­bi­li­yor. Rey ­sa os­te­opo­roz ön­lem­ler alın­dı­ğı tak­dir­de ge­liş­me­si en­gel­le­ne­bi­len ve te­da­vi edi­le­bi­len bir has­ta­lık. Acı­ba­dem Mas­lak Has­ta­ne­si Ro­ma­to­lo­ji Uz­ma­nı Prof. Dr. Nu­ran Türk­ça­par, os­te­opo­roz­dan ko­run­mak için ke­mik­le­ri güç­len­dir­me­nin püf nok­ta­la­rı­nı özet­le­di:

İkinci bar­dak süt, İkinci kib­rit ku­tu­su pey­nir

Os­te­opo­roz­la baş et­me­nin ol­maz­sa ol­maz şar­tı, vü­cu­du­nu­zun ih­ti­ya­cı olan kal­si­yu­mu mut­la­ka al­mak. Ka­dın­lar­da, 50 yaş al­tın­da gün­lük kal­si­yum ih­ti­ya­cı 1000 mg iken, bu yaş üze­rin­de 1200 mg’­ye çı­kı­yor. Er­kek­ler­de de 70 yaş ön­ce­sin­de gün­lük 1000 mg kal­si­yum ye­ter­liyken; bu yaş­tan son­ra ih­ti­yaç 1200 mg’­ye yük­se­li­yor. Kal­si­yum için en iyi kay­nak ise süt ve süt ürün­le­ri­. Vü­cu­du­nu­zun ye­te­rin­ce kal­si­yum ala­bil­me­si için gün bo­yun­ca İkinci bar­dak süt ve­ya yo­ğurt ile İkinci kib­rit ku­tu­su pey­nir ye­me­ye itina gös­te­rin.

Po­sa tü­ke­ti­mi­ni sı­nır­lan­dı­rın

Po­sa­lı gı­da­lar faz­la mik­tar­da fi­tat içe­ri­yor ve bu da kal­si­yum emi­li­mi­ni en­gel­li­yor. Po­sa­lı gı­da­lar­la kal­si­yum­dan zen­gin gı­da­la­rı bir ara­da tü­ket­me­yin. Ör­ne­ğin süt­le buğ­day ke­pe­ği alın­dı­ğın­da, süt­te­ki kal­si­yu­mun yüz­de 10 gi­bi çok fazla azı emi­li­yor.

Bu ne­den­le İkinci sa­at ara ve­re­rek yi­yin. Ye­şil pan­car, ıs­pa­nak ve ye­şil fa­sul­ye gi­bi seb­ze­ler sağ­lık­lı bes­le­yi­ci­ler ol­ma­la­rı­na rağ­men içer­dik­le­ri ok­za­lat ne­de­niy­le kal­si­yum emi­li­mi­ni bo­zu­yor. Bu seb­ze­ler, yo­ğurt­la tü­ke­til­di­ğin­de yo­ğurt­ta­ki kal­si­yu­mun emi­li­mi­ni en­gel­le­di­ğin­den öne­ril­mi­yor.

Her gün 15 dakika güneşlenin

Kuvvet ­lü ke­mik­ler için D vi­ta­mi­ni gerekli . En ehemmiyet ­li kay­na­ğı gü­neş ışın­la­rı. Her gün, gü­neş ışın­la­rı­nın ortam ­yü­zü­ne dik gel­me­di­ği sa­at­ler­de 15 da­ki­ka gü­neş­le­nin.

Pro­te­in­siz kal­ma­yın an­cak

Ye­ter­li se­vi­ye­de pro­te­in tü­ket­mek ke­mik ve vü­cut sağ­lı­ğı için çok fazla ehemmiyet ­li. Ye­ter­siz pro­te­in kas gü­cü ve kit­le­sin­i azaltı­yor.An­cak yük­sek pro­te­in­li di­yet­ler­den de ka­çı­nın. Çün­kü faz­la pro­te­in id­rar­la kal­si­yum atı­lı­mı­nı ar­tı­ra­rak ke­mik­ler­de güç kay­bı­  yapı­yor.

Ye­mek­le­ri­ni­ze faz­la tuz kat­ma­yın

Çok faz­la tuz içe­ren ye­mek tü­ket­mek, vü­cu­dun kal­si­yum kay­bı­na, do­la­yı­sıy­la ke­mik kay­bı­na yol açı­yor. Bu ne­den­le tuz alı­mı­nı ola­bil­di­ğin­ce azal­tın Bir yi­ye­ce­ğin ne ka­dar sod­yum içer­di­ği­ni öğ­ren­mek için mut­la­ka pa­ke­ti in­ce­le­yin.

Dans edin, ip at­la­yın

 Vü­cu­da ağır­lık bin­di­ren eg­zer­siz­ler (dans, ae­ro­bik ha­re­ket­ler, yü­rü­me, koş­ma, ip at­la­ma, mer­di­ven çık­ma, te­nis, gi­bi), hem os­te­opo­roz­dan ko­run­ma­da hem de te­da­vi­sin­de çok fazla ehemmiyet ­li.

An­cak kas güç­len­di­ri­ci ve ger­me eg­zer­siz­le­riy­le de des­tek­len­me­li. Yo­ga ile pi­la­tes, den­ge ve es­nek­lik açı­sın­dan en faz­la ter­cih edi­len eg­zer­siz­le­ri oluş­tu­ru­yor. Haf­ta­da 3 ve­ya 4 gün, 30 da­ki­ka vü­cu­da ağır­lık bin­di­ren eg­zer­siz­ler, haf­ta­da İkinci ve­ya 3 gün ger­me eg­zer­si­zi, den­ge, pos­tur eg­zer­siz­le­ri yap­ma­ya itina gös­te­rin.

Bol bol mey­ve seb­ze tü­ke­tin

Seb­ze ve mey­ve­ler; mag­nez­yum, po­tas­yum, C ve K vi­ta­mi­ni açı­sın­dan zen­gin­dir. Ke­mik sağ­lı­ğın­da, kal­si­yum ve D vi­ta­mi­ni­nin ya­nı sı­ra bun­lar da ke­mik mi­ne­ra­li­zas­yo­na kat­kı sağ­lı­yor.

Üç bar­dak­tan faz­la kah­ve ve çay iç­me­yin

Kah­ve, çay ve so­da­lı içe­cek­ler ka­fe­in içe­ri­yor. Ka­fe­in kal­si­yum emi­li­mi­ni azal­ta­rak ke­mik kay­bı­na yol açan bir mad­de. Do­la­yı­sıy­la gün­de 3 bar­dak­tan faz­la kah­ve ve çay tü­ket­me­yin. Ko­la­lı içe­cek­ler de ka­fe­in ve fos­for içe­ri­yor ve kal­si­yum emi­li­mi­ni bo­zu­yor­lar. Çay ve kah­ve­yi, süt ürün­le­riy­le bir­lik­te tü­ket­me­yin. Çün­kü süt,pey­nir ve­ya yo­ğurt­ta­ki kal­si­yum emi­li­mi­ni en­gel­li­yor­lar.

SERDA KIVILCIM - BUGÜN GAZETESİ

"Boru değil 34 kilo verdim."


Pek çok fazla bayanın kabusu olan doğum ertesi kilolarından sadece 5 ay gibi kısa bir zamanda kurtulmayı başaran ve eski fit ve güzel haline dönen Demet Akalın, yeni görüntüsünü faal olarak kullandığı sosyal medya üzerinden takipçileriyle paylaştı.

Ünlülerin yaşam koçu Şeyda Coşkun eşliğinde eski formuna kavuşan Demet Akalın mayolu bir pozunu paylaştığı fotoğrafın altına; “Kardeş biz de fıstık olduk illa resim mi atalım. 34 kilo gitti be boru değil. Teşekkürler Şeyda Coşkun” notunu düşmüş.

Ekmeleddin İhsanoğlu: Sessiz yığınların sesi olacağım.

İhsanoğlu'nun açıklamalarından satır başları şu şekilde : Ekmeleddin İhsanoğlu: Pazar günü çok büyük bomba sürpriz olacak

“Sen şusun busun diye laf duymadık. Böyle bir ortamda vatandaşlar huzur bulamaz. Suriye, Irak, Azerbaycan, Ermenistan’da etrafımızda problemler , bölünmeler… Toplumda huzur yok. Ben bunu Hatay’da gördüm, Trabzon’da gördüm, Ünye’de gördüm. İnsanlar ' Türkiye bölünüyor mu?' diye soruyor. Biz onlara ‘merak etmeyin, Türkiye’de aklıselim kazanacak’ diyoruz.

Bu alevlerin ülkemize düşmesini istemiyoruz. Bunun cevabı kolay fakat biz bunu değil tersini görüyoruz.


IRAK'TA HARİTA YENİDEN ÇİZİLİYOR
Irak’ta harekat başlıyor. Irak’taki harita tekrardan çiziliyor. Telafer’deki Kerkük’teki Türkmenlerin kovulmasının sebebi bu bölgeyi boşaltmak ev ikisinin arasında başka bir etnik grubun hazırlığını yapmaktır. Diplomatlarımız rehine olarak terör örgütü diyemediğimiz IŞİD’in elinde. Böyle bir ortamda ekonomi , alış-veriş gelişir mi?


İSRAİL’İ KINIYORUZ AMA TİCARETİ KESMİYORUZ
2008’de de boykot kararı alındı fakat hükümet boykot kararının kalkması için yazılar yazdı. Tavşana kaç tazıya tut diyoruz. Böyle politika olur mu?

Yatırımlar, finansman yatırımları çok büyük rakamların Türkiye’ye gelmesi. Körfez ülkelerinde çok büyük paralar var. Bunlar ortam arıyor. Bunlar yavaş yavaş bize gelecekti. Büyük projelere imza atılacaktı. Ama bizim dış politikadaki hamaset dolayısıyla bu yatırımlar firar etti . Hakaretamiz sözler dolayısıyla çektiler desteklerini.

Böyle devam ederse Türk ekonomisinin hali ne olacak? Libya’da başarılı bir politikamız olduğundan dolayı müteahhitlerimiz paralarını alamıyor. Batı ile olan münasebetlerimiz etkileniyor. Böyle devam ettiği müddetçe ekonomimiz iyi bir yere gitmez

Esnafımız eziliyor. Memurlarımız, işçilerimiz eziliyor kredi kartı ödemeleri, faizlerden binaen . Taşeron sisteminden ağlıyorlar. Taşeron sistemi akıl almayacak yerlere kadar girmiş. Kölelik sistemi kuruldu. Aybaşını getirmek için borç alıyorlar. Borç beş . beş iken 2003’te bu yıl % 55. 10 misli arttı. Bir orta halli insanları düşünün. Kazandığı her 100 liranın yarısından fazlasını borca veriyor.

Türk ekonomisinin yapısal bir hastalığa düştüğü, sanayinin ekonomide payının azaldığı, inşaat sektörünün balonlaştığı ev balonun yakında bir arızaya düşebileceğini, sonucun ne olacağını biliyorsunuz. Türkiye dünyadaki sıralamada 18 iken 16’ya çıktık dedik fakat şimdi 19’a düştük İkinci içinde. Bu gidişle G20’nin dışına çıkacağız.

Biz bu 3 binden 10 bine çıkarken bizimle birlikte aynı yarışta olan başka ülkelere Yunanistan, Güney Kore gibi ikinci ligdeki ülkelere baktığınızda onlar nereden nereye geldi?


EKONOMİDE RANT HAKİM OLDU
Gelir dağılımında adaletsizlikler var. Ekonomide rant kavramı hakim olmaya başladı. Hür rekabet, şeffaf rekabet yerine rant hakim oldu. Tekelci zihniyete gidiş siyasette de paralelini görüyoruz

Bir ülke cumhurbaşkanını seçecek. Bu memlekette birden fazla siyasi parti var. Meclis’te 4 parti var

İki parti ben ortak aday çıkaracağım diyor. Bunlar aday göstermeden evvel Meclis’te grubu olan İkinci parti ''Biz kendi içimizden bir partili aday göstermeyeceğiz. Gelin uzlaşalım. Herkesin güvenebileceği, partili olmayan bir şahsiyet seçelim'' dediler. Sağ olsunlar, Türkiye’de bu göreve layık 100 kişi de yükselebilir .

Avusturya cumhurbaşkanı bir din adamıdır. Polonya’nın ilk cumhurbaşkanı bir sendikacı. Bugünkü İtalyan cumhurbaşkanı... Onun yetkileri Türk cumhurbaşkanından daha azdır ve İtalya’nın düştüğü krizden o çıkardı.


BENİM HAKKIMDA YALAN SÖYLÜYOR
Bizde bir tek o çıkacak. Çıkanı da hakaretle, şiir yarışmalarında dilin sürçtü gibi tuhaf şeylerle milleti bununla meşgul edip sahneye perde kurup AA’nın çektiği şeyleri paylaşarak, benim hakkımda yalan şeyler söyleyerek “İsrail’in tarafını tutuyor” gibi.. Ben İsrail’den madalya almadım. Ben ambargo yapılsın deyip de ambargoyu yaptırmayın diye yazı yazmadım.


BÜYÜK SÜRPRİZLE KARŞILACAĞIZ
Bana Anadolu’da vatandaşlar güvendikleri için oy vereceklerini görüyorum. 1983’teki gibi çok büyük sürprizle karşılaşacağız. Bu bomba sürpriz sessiz yığınların sesi olacak

IŞİD Erkekleri öldürüp, kadınları kaçırıyor.

Sincar Dağı'nda mahsur kalan Yezidiler, helikopterle bölgeden tahliye edilmeye başlandı. İlk etapta 51 Yezidi kurtarıldı. Dağda aç ve susuz 5 gün geçiren Yezidilerin anlattıkları şoke etti.

IŞİD'in bölgeyi ele geçirmesi nedeniyle 5 gündür  Sincar Dağı'nda mahsur kalan ve sayıları binlerle ifade edilen Yezidiler için  kurtarma planı devreye sokuldu. Havadan helikopterlerle yiyecek ve içecek yardımının yapıldığı Yezidilerin, bölgeden çıkarılması için karadan istenilen  güvenlik koridoru henüz oluşturulmadı. Bunun üzerine helikopterlerle Yezidileri  kurtarma operasyonu başlatıldı.

İlk etapta 51 Yezidi, Sincar Dağı'ndan helikopterle alınarak Duhok'un  Batel ilçesine getirildi. Tahliye sırasında IŞİD militanlarının sürekli ateş  açması nedeniyle helikopterlerin bazı bölgelere inemediği öğrenildi.

YANIMIZA YİYECEK ALAMADIK
 
Batel ilçesinde misafir edilerek, yemek ikram edilen Yezidilerin  yorgun oldukları gözlendi. AA muhabirine yaşadıklarını anlatan Hıtba Halit (20),  saatler süren bir yolculuğun ardından Sincar Dağı'na ulaştıklarını belirterek,  "IŞİD, bölgeye girdikten sonra herkes bir yerlere kaçmaya çalıştı. Araçları  olanlar, bölgeden uzaklaşırken diğerleri, çareyi dağlara sığınmakta buldu. Can  havliyle kaçtığımız için yanımıza yiyecek ve içecek alamadık" dedi.

ÇOCUKLARIMIZI GÖMEMEMEDİK BİLE

 Yüksek noktalara çıkamayan yaşlıların kurtarılamadığını ifade eden  Halit, şöyle konuştu:

"Yaşlılar, tepelere çıkamadılar.  Alçak ve çukur noktalara kaldıkları  için helikopterler, onları alamıyor. Dağda kalırken en büyük sıkıntıyı  çocuklarımız yaşadı. Kayalıklardaki pis ve çamurlu suları onlara içirmek zorunda  kaldık. Ama başka ailelerden açlıktan ve susuzluktan ölen çocuklar oldu. Anne ve  babalar, çocuklarını gömemediler bile. Ölülerimiz, gözlerimizin önünde  duruyordu."

KIZ KARDEŞİMİ KAÇIRDILAR

    Bir başka Sincarlı Bizar Hıdır (23) da IŞİD'in, kız kardeşini ve  yeğenlerini kaçırarak Musul'a götürdüğünü söyledi. Kız kardeşinin, kaçırıldıktan  sonra kendisini telefonla arayarak, bilmedikleri bir yere götürüldüğünü aktaran  Hıdır, "Ailemin ve dağda mahsur kalan Yezidi kardeşlerimizin biran önce  kurtarılmasını istiyorum" diye konuştu. IŞİD'in dağdan inmek isteyen Yezidilere ateş açtığını anlatan Hıdır,  "IŞİD, Yezidilerin, dağda açlıktan ve susuzluktan ölmesini istiyor. Çevredeki  bazı Arap köyleri de IŞİD'le işbirliği yapıyorlardı" ifadesini kullandı.

YAKALADIKLARI KADINLARI KAÇIRIYORLAR

Hemşe Mıçko (67) ise oğlu, gelini ve üç torunuyla kurtarıldığını ancak  ailesindeki diğer 24 bireyin dağda kaldığını kaydetti. Çatışmaların başladığı ilk gün, araçlarına binerek bölgeden kaçmaya  çalıştıklarını belirten Mıçko, bir süre sonra yola atılan havan topları nedeniyle  yürüyerek dağlara ulaştıklarını ifade etti. IŞİD'in yakaladığı erkekleri öldürdüğünü, kadınları ise kaçırdığını  ileri süren Mıçko, her şeyi kendi gözleriyle gördüklerini dile getirdi.

Terör örgütü IŞİD, Kürtlerin, "Şengal" diye adlandırdıkları Musul'un  Sincar ilçesini 3 Ağustos'ta ele geçirmişti. IŞİD'in, saldırısı üzerine Peşmerge  çekilmek zorunda kalırken, binlerce Yezidi, Sincar Dağı'nda mahsur kalmıştı.  Arasında afad ve Kızılay'ın da gıda kolilerinin bulunduğu yardımlar,  helikopterlerle dağdaki Yezidilere ulaştırılmıştı.

Öte yandan Peşmerge ve Suriye Halk Savunma Birlikleri'nin (YPG), Sincar'a büyük bir operasyon yapmaya hazırlandıkları belirtildi.

Prezervatif geldi p.rno film çekimleri bitti!

Yasak dünyanın en büyük p.rno endüstrisinde çekilen film sayısını yüzde 90 oranında azalttı.

Dünyanın en önemli ve en büyük porno endüstrisine ev sahipliği yapan Los Angeles şehrinde 2012 yılında yapılan referandum ile film setlerinde prezervatif kullanmak yasal zorunluluk haline gelmişti. Endüstri çalışanları kimsenin prezervatifli film izlemek istemediğini, kendilerinin düzenli olarak kontrollerini yaptırdıklarını söyleyerek yasaya itiraz etmişler ama bir sonuç alamamışlardı.

 Los Angeles Times’ın haberine göre yasa etkisini gösterdi ve film sayısı önemli oranda azaldı. Resmi izin başvurularına göre bu yıl çekilen film sayısı yüzde 90 oranında düştü. Evlerde korsan çekimlerin artmış olduğu ve sektörün önemli ölçüde yasaların daha hafif olduğu Nevada gibi başka eyaletlere ve hatta Doğu Avrupa ’ya kaydığı söyleniyor. Söz konusu yasa, AIDS Healthcare Foundation’ın girişimleriyle, porno setlerinde HIV virüsünün hızla yayıldığı gerekçesiyle çıkartılmıştı.

Baldız baldan tatlıdır!



Kanal D’nin beğenilen dizisi ‘Ulan İstanbul’un yeni bölümünde çete sahte bal işine giriyor. ‘Baldız Baldan Tatlıdır’ ballarını satma görevi de Karlos ile Yaren’e düşüyor.  Fırat Tanış ise sürpriz konuk oyuncu.

Teoman'ın çapkınlık turu.



Boşanma arefesindeki Teoman bir kız arkadaşıyla sabaha kadar eğlendi. Gazetecilerin kapıda beklediğini duyunca arka kapıdan kaçtı.

Adres Listele

Blog Arşivi