29 Ağustos 2014 Cuma

Jessica Alba'dan milyarlık reklam.

Milyar dolarlık Alba

Hollywood yıldızı Jessica Alba’nın Honest Co. adlı şirketi yükselmeye devam ediyor.

Uygun fiyata doğa dostu bebek ürünleri ve temizlik malzemeleri satan şirketin piyasa değeri 1 milyar doları buldu. 275 çalışana sahip şirketin bu yılki ciro hedefi 150 milyon dolar. Alba’nın şirketi aynı zamanda karının hatırı sayılır bir miktarını sosyal sorumlulukla uğraşan organizasyonlara bağışlamasıyla ünlü.

UEFA Avrupa ligi rakipleri belli oldu.

UEFA Avrupa Ligi grup kuraları, bugün çekildi. Monaco’da Türkiye saatiyle 14.00’te başlayan kura çekimine Şampiyonlar Ligi play-offlarından gelen 12 takım başta olmak üzere toplam 48 takım katıldı.

Beşiktaş C Grubu'nda İngiltere ekibi Tottenham, Sırp temsilcisi Partizan ve Yunan ekibi Asteras'a rakip oldu.

Trabzonspor ise Ukrayna'dan Metalist Kharkiv, Polonya temsilcisi Legia Varşova ve Belçika'dan Lokeren'le aynı grupta yer aldı.

Beşiktaş'ın Avrupa Ligi fikstürü: Asteras Tripolis(E), Tottenham(D), Partizan(D), Partizan(E), Asteras Tripolis(D), Tottenham(E)
Trabzonspor'un fikstürü: Metalist Kharkiv(D), Legia Varşova(E), Lokeren(E), Lokeren(D), Metalist Kharkiv(E), Legia Varşova(D)

Tuba öpüşme iddialarına sert çıktı!

Öpüşme iddialarına ne cevap verdi?

Tuba Ünsal'dan, Aras Bulut İynemli ile öpüştüğü iddialarına sert açıklama ile yanıt verdi... Dava açmaya hazırlanıyor.

Murat Pilevneli’den ayrılıp Mirgün Cabas’la evlenen Tuba Ünsal’ın, Aras Bulut İynemli ile emirgan’da bir pizzacıda öpüştüğü iddia edildi.

Dedikodulara göre Ünsal ile İynemli geçen hafta cuma günü Emirgan Pizza’da öpüşürken görüldü. İkili, 3 gün sonra da birçok ünlünün katıldığı İynemli’nin doğum günü partisinde samimi pozlar verdi.

Basında yer alan habere karşı, Tuba Ünsal İnstagram sayfasından bir açıklama yaptı. Bu iddiaların gazete haberlerine yansıması üzenine Tuba Ünsal, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"23 Ağustos akşamı yakın arkadaşımız Aras Bulut İynemli'nin doğum gününden paylaştığım bir fotoğrafı sosyal medya hesabımdan alarak 'günün dedikodusu' başlığı ile servis eden, beni ve ailemi toplumun gözünde küçük düşürecek, kasıtlı ve maksatlı iftira haberi hazırlayan, doğruluğunu ispatlamadan yayınlanmasına onay veren gazete ve gazete yöneticilerini esefle kınıyorum. Kalabalık bir grup arkadaşımızla birlikte kutlama yaptığımız gecede bu haberin gerçek olmadığına başta arkadaşım Aras Bulut İynemli'nin kız arkadaşı olmak üzere onlarca kişi de tanıklık edecektir. Gerçekle uzaktan yakından ilgisi olmayan düzmece bu haberi yayınlayan gazetenin açtığımız en ağır tazminat davası ile cezalandırılacağına eminim."

27 Ağustos 2014 Çarşamba

Kucak kucağa aşk tatili

Yakında dünyaevine girecek olan Kim Kardashian ve basketbolcu nişanlısı Kris Humphries Bora Bora adasında ön balayı yaptı.

NBA oyuncusu olan Kris’in ilk defa Kardashian ailesiyle beraber tatile çıktığı bildirilirken çift kameralara aldırmadan aşklarını yaşamaya devam etti.

KUCAK KUCAĞA TATİL (GALERİ)

Pasifik Okyanusundaki Bora Bora’da ailesi ile birlikte tatil yapan Kim, New Jersey Nets’in yıldızıyla oldukça mutlu gözüküyordu.Kim’e 20.5 karatlık 2 milyon dolarlık elmas yüzük ile evlenme teklif eden Kris’in, aileye katılmaya hak kazandığı söyleniyor. 30 yaşındaki Kim Kardashian benim için ailem çok önemli, bu tatil ben ve Kris için bir test olacak şeklinde konuştu.

Emma Stern 2014 kış koleksiyonu



Emma Stern 2014 kış koleksiyonunu tanıttı.

Seksi model Emma Stern, iç çamaşırı çekimi için objektif karşısına geçti.

Bir markanın 2014 kış koleksiyonunu tanıtan Emma, kusursuz vücuduyla kendine hayran bıraktı.


Yeni klibi için o da soyundu.


Siyahi bir erkeğin eşlik ettiği klibi tanıtmak için sabırsızlandığını ifade eden Emelie Forest You Tube'de hayranlarının fikirlerini sordu...

 Direktörlüğünü Mike Spooner, Prodüktörlüğünü Mads Mardstand'ın yapmış olduğu Drunk Tonigtht (bu gece sarhoş) adlı klipte cesur pozlar veren Emeli De Forest hayranlarından tam not aldı. Emelie de Forest Face Book sayfasında sevenlerine "işte resmi video görüntülerim, ne düşünüyorsunuz?" sorusunu yöneltti.




Evlenmeden önce son bir defa...

Geçtiğimiz günlerde aile arasında sade bir nişan yapan Doğa Rutkay ve Kerimcan Kamal, önceki akşam Nişantaşı'nda görüntülendi.

 Arkadaşlarıyla yemek yiyen ikili keyifliydi. Uzun süredir Çeşme'de tatil yapan ikili, Eylül'de evleneceklerini sosyal medyadan duyurmuştu.

Eylül’de televizyoncu Kerimcan Kamal ile evlenecek olan Tabiat Rutkay son hazırlıkları tamamlamak için evvelki gün City’s alışveriş merkezine geldi. Bir haftadan daha az zaman kaldığını ifade eden Tabiat Rutkay “Aklım Çeşme’de kaldı ancak Güldür Güldür’ün çekimleri ve son hazırlıklar için gelmeliydim’ olacak şekilde açıkladı .

Bahar Öztan yıllar sonra hala taş gibi.

Yeşilçam'ın gamzeli güzeli Bahar Öztan plajlarda görüntülendi.

 Bodrum Marina'da görünütlenen yeşilçam güzeli, yorgunluğunu atmak için geldi. Gamzeli Güzeli diye tanınan Bahar Öztan Bodrum'da tatilinin tadını cıkartıyor

Yeşilçam’ın gamzeli güzeli olarak bilinen ünlü oyuncu Bahar Öztan sezonun yorgunluğunu üzerinden atmak için soluğu tatil cenneti Bodrum Marina’da aldı.İlerleyen yaşına rağmen düzgün fiziğiyle dikkatleri üzerine çekmeyi başaran ünlü oyuncu güzelliğiyle adeta yıllara meydan okuyor.Bahar Öztan 1962 doğumlu olmasına rağmen halen genç kız gibi.


Vişneyi tüket hem canlı ve diri kal!

Vişnenin faydaları nelerdir? Vişne nelere iyi gelir?

Latince adı Prunus cerasus olan vişne, ilkbaharda çıkan meyveler arasındadır. Kiraza çok benzer.

Fakat kirazdan farkı tadının hafif mayhoş ve ekşi olmasıdır. Bu yüzden genellikle taze olarak tüketilmez. Meyve suyu, reçel yada marmelat yapımında sıkça kullanılır.

Hele ki yaz aylarında sıcak havalarda buz gibi meyve suyu herkes tarafından tüketilir. Hem ferahlık verir hem de serinletici özelliği vardır.

Vişne Yaşlanma karşıtı bir meyvedir. Anti ageing özelliği vardır. Genç kalmanın sırları bu şifalı meyvede saklıdır.

Bağışıklık sistemini güçlendirir.
Göz için de büyük fayda sağlar.
İyi bir A ve C vitamini kaynağıdır.

Lee Spor kıyafet giydi yürekleri hoplattı.

Bakanlara küfreden aktrol Süleyman Soylu'nun adamı çıktı.

Başta Maliye Bakanı Şimşek ve bazı AKP’li vekillere ettiği hakaretlerle tanınan Esat Ç. adlı Twitter hesabının, Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun ekibinde yer alan 23 yaşındaki E.B.U olduğu iddia ediliyor.

Twitergate skandalı, Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı’nın ardından AKP Genel Merkezi’ne sıçradı. “Gizli Arşiv”, “Kuşçubaşı Eşref” isimli meşhur Aktroll hesaplarının ardından, bakanlara küfür ederek “ayar” veren Esat Ç. İsimli Twitter hesabı da deşifre oldu. Taraf’ın haberine göre; söz konusu hesabın, AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun ekibinde yer alan ve 28 Kasım 1991 doğumlu E.B. U. isimli vatandaş tarafından kontrol edildiği tespit edildi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek başta olmak üzere birçok bakan ve milletvekiline “hakaret eden” Esat Ç. isimli hesabın sahibinin AKP tarafından bilinmesine rağmen, bugüne kadar hakkında bir işlem yapılaması da dikkatlerden kaçmadı.

ESAT Ç. NASIL YAKALANDI?
Taraf gazetesinden Hüseyin Özay’ın haberine göre; Gezi Parkı Eylemleri’nin ardından oluşturulan AKP Troll ekibi, tek tek deşifre olmaya başladı. Bu ekibin başında gelen ve küfürlü mesajları ile gündemden düşmeyen Esat Ç. İsimli sahte Twitter hasabının da kime ait olduğu kesinleşti. Söz konusu hesaplarla ilgili olarak, Cumhuriyet savcılıklarına çok sayıda şikâyet dilekçesi verildi. Şikâyet dilekçeleri doğrultusunda hesaplarla ilgili soruşturma açıldı. Ve mahkeme kararları ile de teknik takip başlatıldı. İşte bu takip esnasında, AKP’nin sahte Aktroll hesapları deşifre oldu. Yine bu teknik takip sırasında, 0 531 959 23 XX nolu Turkcel’e kayıtlı ancak Vodafone geçmiş telefon numarasından Esat Ç. İsimli hesaba sürekli mesaj atıldığı belirlendi. Söz konusu hattın daha sonra kapatıldığı tespit edildi.

AKP GENÇLİK KOLLARI’NDA ÇIKTI
Bu gelişme üzerine telefon hattının kimin tarafından kullanıldığına yönelik çalışma yapıldı. Yapılan bu çalışma sonucunda ise, söz konusu hattın, 28 Kasım 1991 doğumlu baba adı Recep olan E.B.U. isimli bir vatandaş tarafından alındığı ve kullanıldığı saptandı. Söz konusu gençle ilgili yapılan çalışmada ise E.B.U.’nun, İstanbul AKP Gençlik Kolları’nda görevli olduğu ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’nun koordinatörlüğünde oluşturulan Ak troll ekibin de içinde yer aldığı belirlendi. Söz konusu bilgiler de yine bu teknik takip esnasında ulaşıldı. Halen, İstanbul’da ve Mevlana mahallesinde oturan Esat Ç.’nin Başbakan’ın danışmanları tarafından da tanınması dikkat çekti.

BAKANLARA KÜFÜR ETTİ
Esat Ç. İsimli sahte Twitter adresi, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek başta olmak üzere bazı AKP’li bakan ve milletvekillerine “ettiği hakaret içeren mesajlarla” biliniyor. 23 yaşında bir genç tarafından atıldığı tespit edilen söz konusu mesajlarla ilgili olarak bugüne kadar bir işlem yapılmadı. Bu durum, Aktrollerle ilgili soru işaretlerinin daha da artmasına yol açtı.
Daha önce de Gizli Arşiv ve Kuşlubaşı Eşref gibi sahte Twitter hesaplarının kimler tarafından kontrol edildiği de tespit edilmişti. Bu hesaplarla ilgili de çok sayıda şikâyet dilekçesi verildiği öğrenildi.

İzmirli lolita İstanbul'a geliyor.

Moda tasarımı okuyan İzmir'li lolita Merve Çelik, kısa sürede aranan modellerin arasına girmeyi başardı...

Moda tasarımı okuyan İzmir'li lolita Merve Çelik, kısa sürede aranan modellerin arasına girmeyi başardı ve lolitaya İstanbul yolu göründü.

Duru ve zinde güzelliğini spora borçlu olduğunu söyleyen güzel, bu tutkusunu şu çümlelerle anlatıyor: "Spor yapmayı çok severim, çok küçük yaşta başladım spor yapmaya ve 6 yaşında Jimlastik yaptım bunu 3 sene devam ettirdim. Kick boxs, fitness, pilates ve voleybolla ilgilendim. Her türlü sporu yapıyorum aslında spor benim herşeyim diyebilirim.

Merve Çelik İzmir Salih İşgören Lisesi'nde moda okuyor. En büyük dileği ise ünlü bir modacı ve model olmak.

Hem modacılığı hem de modelliği aynı ayna yürütmek ve idealinin kendi tasarımlarını podyumda sergilemek olduğunu söyleyen genç ve güzel moda tasarımcısı adayını, önümüzdeki günlerde İstanbul'da ne gibi heyecanların beklediği şimdiden takipçilerinin merak konusu oldu bile.

Alman topmodellen Als'ye çıplak destek


Alman Top Model Micaella Schaffer, Berlin'de Sokak Ortasında neredeyse çırılçıplak Soyunup bir Kova Buzlu Suyu ALS Hastalarına Destek verme Amaçlı Kafasından Aşağı döktü...

Geçtiğimiz Dönemlerde de Türkiye'ye gelerek bazı çalışmalara İmza attan Almanya'nın en tanılan Top Modellerinden Micaella Schaffer, ALS Hastalarına Destek verme amaçlı ilginç bir yöntem kulandı. 

Sokak Ortasında çırılçıplak Soyunup bir Kova Buzlu Suyu ALS Hastalarına Destek verme Amaçlı Kafasından Aşağı döktü.

Sibel Kekilli ile gurur duyuyor.

Ünlü oyuncu Emre Karayel, Sibel Kekilli'yi öve öve bitiremedi.

Emre Karayel, önceki akşam düzenlenen 66. Emmy Ödülleri Töreni'ni, Fox TV'nin davetlisi olarak izledi.

Karayel, Los Angeles Nokia Theatre'da düzenlenen törende, 'Game of Thrones'da Shae'yi canlandıran Sibel Kekilli'yle de sohbet etme fırsatı buldu.

Ünlü oyuncu, Kekilli için şu yorumu yaptı: 'Onunla gurur duyuyorum, çok tatlı birisi.'

9 Ağustos 2014 Cumartesi

Amberin Zaman Erdoğan'a yanıt verdi.

Başbakan Erdoğan'a edepsiz kadın cevabı. The Economist, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın derginin Türkiye muhabiri Amberin Zaman'a yönelik "edepsiz kadın"  ifadelerini içeren eleştirilerine internet sitesinden yanıt verdi.

İngiliz haftalık dergisi The Economist, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın derginin Türkiye muhabiri Amberin Zaman'a yönelik eleştirilerine internet sitesinden yanıt verdi. Dergi, Amberin Zaman'ın 15 yıldır Türkiye'de görev yaptığını, çok saygı duyulan bir gazeteci olduğunu, Zaman'ın ve onunhaberlerinin arkasında olduğunu söylüyor.

"DEMOKRASİDE GAZETECİLERİN TEHDİT EDİLMESİNE YER YOKTUR"

The Economist, BBCTürkçe tarafından yansıtılan ve Amberin Zaman için Malatya'daki mitinginde "edepsiz kadın" ifadesini kullanan Erdoğan'a verdiği yanıtı da "Demokraside gazetecilerin tehdit edilmesine yer yoktur" sözleriyle tepki gösterdi.

"TÜRKİYE, GAZETECİLİK İÇİN GİDEREK ZOR BİR YERE DÖNÜŞTÜ"

Dergi, şöyle devam ediyor:

"Türkiye ise Erdoğan'ın yönetiminde bağımsız gazetecilik için giderek daha da zor bir yere dönüştü. Medyayı gözlemleyen New York merkezli sivil toplum kuruluşu Freedom House da geçtiğimiz günlerde Türkiye'nin statüsünü düşürmüştü. Freedom House Türkiye'de medyanın artık "kısmen özgür' statüsünde sayılamayacağını ve "özgür olmadığını' belirtmişti."

MİTİNGTE AMBERİN ZAMAN'I HEDEF ALMIŞTI

Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası kapsamında Malatya'da bir miting düzenleyen Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan, gazeteci Amberin Zaman'ı hedef almıştı. Zaman'a 'edepsiz kadın' diyen Erdoğan, "Haddini bil haddini. Eline vermişler bir kalem, gazete köşesinde yazıyorsun. Çıkarıyorlar seni işte böyle malum Doğan grubunun televizyonuna, oradan da saygısızca yüzde 99'u Müslüman olan bu halka hakaret ediyorsun. Karşılıklı oturmuşlar, hem seçmene hakaret ediyorlar hem Müslümanlara hakaret ediyorlar. Siz bu kafayla devam edin" diye konuşmuştu.

AMBERİN ZAMAN DA YANIT VERDİ

Amberin Zaman, Erdoğan'ın bu sözlerine Taraf gazetesindeki köşesinden yanıt verdi.

Zaman'ın "Önce insan ol" başlıklı o yazısı:

"Geçen salı gecesi CNNTürk’te katıldığım bir programda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye’de ahlaki çöküş yaşandığını ve halkın bir kısmının sorgulama yeteneğine sahip olmadığını savundu. Kılıçdaroğlu düşüncelerini şu sözlerle ifade etti: “Bir kitle var ki bu yüzde 25 ile 35 arasında değiştiği söyleniyor... Bu kitle hiç bir şeyi sorgulamıyor.” Ben de bu görüşüne cevaben dedim ki: “Bunu Türkiye’de, bir Müslüman ülkesinde beklemek biraz zor değil mi? Çünkü neticede İslam, merkezine bireyi değil cemaati alan bir din.”

Bu cümlem üzerine yazar Levent Gültekin’in lügatimize kazandırdığı “Erdoğanistler” bir linç kampanyası başlattılar. Kendilerine dindar diyen bu kişiler ağza alınamayacak küfür, hakaret ve tehdidi üzerime yağdırdılar. Kimi hemcinslerim dâhil. Yeni Şafak konuyu dün manşetine taşıdı. Fotoğrafımı basmayı da ihmal etmedi. Beni açıkça hedef gösterdi. Başbakan dün koroya katıldı. Meydanlarda beni yuhalattı.

Peki, bakaracı makaracılar değil de ben mi dine, Müslümanlığa hakaret ettim?

Bana yapılan linç kampanyası benim özetlemek istediğimin tam da bir özeti. Düşünmeden, tartışmamdan, ikna yoluna başvurmadan grup refleksiyle topluca hakaret ediyorlar.

“İslam bireyi değil cemaati esas” alır dedim.

Peki, Türkiye temelinde bu tespitim yanlış bir tespit mi?

Siz yıllarca “cemaatte rahmet vardır” deyip bütün insanları bir çatı altında toplanmaya çağırmamış mıydınız?

“Yalnız kalan koyunu kurt kapar” diye hadisler üretmediniz mi? Düşünmeyen, tartışmayan cahiliye toplumlarını özgürleştirmek için gelen İslam’dan anladığınız bu mu?

Bütün İslam dünyasında cemaatler, tarikatlar, siyasi hareketler etrafında toplanan milyonlar var.

Bu hareketler içerisinde yer alıp da bağımsız hareket eden tek bir birey gördünüz mü?

Bağımsız hareket eden bireylerin o yapılar içinde barındırılmadığını hepimiz bilmiyor muyuz?

Kaldı ki beni linç edenlere şu soruyu sormak istiyorum: Hayatınızda tek bir kez olsun mensubu olduğunuz cemaat, tarikat, siyasi hareket liderinden işaret almadan oy kullandınız mı?

Çok beğendiğiniz hâlde başka partilere oy verebildiniz mi?

Dindar çevrelerin en büyük mottosu “kol kırılır yen içinde kalır” değil mi?

Bu ne anlama geliyor? Hatalara bireysel açık itirazlar yapılmaz anlamına gelmiyor mu?

Bu tavrınızla hem İslam’ı hem Müslümanları dünyanın gözünde değersizleştirdiniz 2. sınıf vatandaş durumuna düşürdünüz, farkında mısınız?

Daha geçen gün kurtarıcı gözüyle baktığınız Başbakan Erdoğan “bize itiraz eden, farklı çizgi izleyen herkes kaybetti” demedi mi? Bu ne anlama geliyor? Yanlışı söyleyen herkesi kapının önüne koyduk ve o da siyaseten yaşayamadı anlamına gelmiyor mu?

Neden Erdoğanistler bütün “AK gerçekleri” bildikleri hâlde kendi tabanlarında bu düzenin devam etmesi için çırpınıyorlar?

Kur’an da “Düşünüyor musunuz”, “Akletmiyor musunuz” diye kaç kez soruyor.

Tek bir gün Türkiye’nin geldiği noktayı düşünüp aklettiniz mi?

İslam adına insanları kafalarını kesenlerin yolgeçen hanı hâline nasıl geldiği üzerine kafa yordunuz mu?

Alevileri, Gürcüleri, Ermenileri aşağılamanın caiz olup olmadığını kendinize sordunuz mu?

Başbakan Erdoğan'a edepsiz kadın cevabı. The Economist, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın derginin Türkiye muhabiri Amberin Zaman'a yönelik "edepsiz kadın" ifadelerini içeren eleştirilerine internet sitesinden yanıt verdi.

Şimdi kalkmış durumunuzun resmini çeken bir Müslüman kadını linç ediyorsunuz. Çünkü kadınlar daha kolay lokma değil mi?

Hem bu din sadece sizin dininiz mi? Size imanın kimde olduğunu belirleme yetkisi mi verildi? Müslümanların içinde bulunduğu duruma, bana “Yahudi kahpe”, “Git IŞİD’in cariyesi ol” diyerek aklınızca aşağıladığınızı zanneden sizlerden daha çok üzüldüğüm muhakkak.

Tek farkımız bunun sorumlusunun sizin gibiler olduğunu söylüyorum.

Size yaptığım eleştiriyi İslam’a bir hakaret olarak göstererek kendinizi kurtaramazsınız.

Hadi diyelim bu dünyada kurtardınız, yaptıklarınızdan dolayı en küçük bir utanma, vicdan acısı hissetmediniz.

Ya çok önemsediğiniz ahirette bu yaptıklarınızı nasıl açıklayacaksınız? Bir Müslüman olarak soruyorum."

Murat Boz'un eski sevgilisi artık Ahmet Kural ile.

Murat Boz'un eski Sevgilisi Eliz Sakuçoğlu, Star Tv ekranlarının izlenme rekorları kıran dizisi başrol oyuncusu Ahmet Kural ile anlaştı. Eliz Sakuçoğlu bundan sonra Ahmet Kural ile proje çalışmaları yapacak.

Murat Boz'un eski sevgilisi artık Ahmet Kural ile.. ! Murat Boz'dan ayrıldıktan sonra işsiz kalan Eliz Sakuçoğlu yeni işini buldu. Eliz Sakuçoğlu bundan böyle Ahmet Kural'ın projelerini organize edecek.

Habertürk'ten Zafer Akbaş'ın haberine göre uzun yıllardır ünlü popçuyla çalışan Sakuçoğlu, "Kardeş Payı" dizisinin yıldızı yakışıklı oyuncu Ahmet Kural ile anlaştı.

SESSİZLİĞİNİ KORUYOR

Muhteşem Yüzyıl’ın şehzadelerinden Engin Öztürk ile Boz’a ihanet ettiği iddiaları hakkında hâlâ sessizliğini koruyan Sakuçoğlu, bundan böyle Ahmet Kural ile çalışacak.

Sakuçoğlu, televizyon ve sinema projelerinin yanı sıra bir de albüm çıkarmaya hazırlanan Kural’ın konser organizasyonlarını üstlenecek.

Ersun Yanal istifa etti

Fenerbahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal, yaptığı yazılı açıklamada, Fenerbahçe Kulübü'nde çalıştığı süre boyunca teknik direktör olarak görev almaktan büyük onur duyduğunu belirterek, "Göreve geldiğim sezon takımımı şampiyon yapmış bir teknik adam olarak bugünkü koşullarda görevime devam etmem mümkün değildir" ifadesini kullandı.

Teknik direktörlüğü süresince kendisine destek veren Fenerbahçe taraftarına, yönetimine, medya ve spor kamuoyuna teşekkür eden Yanal, ülke futboluna her düzeyde katkıda bulunmaya devam edeceğini belirterek, "İlkeler, kazandığımız ve kazanacağımız paradan her zaman daha üstündür ve başarı için olmazsa olmaz koşuldur" diye görüşlerini aktardı.

Ersun Yanal'ın Fenerbahçe kariyeri 408 gün sürdü

Ersun Yanal'ın sarı-lacivertli takımdaki kariyeri 408 gün sürdü.

Fenerbahçe ile ilk kez, 2013-2014 sezonu öncesi, 28 Haziran 2013'te 1 yıllık sözleşme imzalayan Yanal, ilk sezonunda yaşadığı şampiyonluktan sonra, 21 Mayıs'ta 2 yıl uzattığı sözleşmesinde, 2014-2015 sezonunu göremeden görevinden ayrıldı.

Yanal, son dönemde yaşanan sıkıntıların ardından, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın dün yaptığı açıklamalardan sonra bugün istifasını verdi.

Kariyerinin ilk lig şampiyonluğunu Fenerbahçe'de kazandı

Ersun Yanal, kısa süren Fenerbahçe döneminde kariyerinin ilk Süper Lig şampiyonluğunu elde etti.

1995-1996 sezonunda başlayan Süper Lig kariyerinde 18 yılı geride bırakan Yanal, Denizlispor, MKE Ankaragücü, Gençlerbirliği, Manisaspor, Trabzonspor ve Eskişehirspor'daki görevlerinin ardından Fenerbahçe'nin başında şampiyonluğa ulaştı.

Kariyerinde ilk kez geçen sezon  "Üç Büyükler"den birini çalıştıran Yanal, bu kısa dönemde tecrübesini Süper Lig şampiyonluğuyla taçlandırdı.

40 resmi maçta 24 galibiyet

Tecrübeli teknik adam, Süper Lig, Ziraat Türkiye Kupası, TFF Süper Kupa ve Avrupa mücadeleleri olmak üzere, sarı-lacivertli takımın başında çıktığı 40 resmi maçta 24 galibiyet yaşadı.

Yanal yönetimindeki sarı-lacivertli takım 10 maçta yenildi, 6 kez de berabere kaldı. Bu resmi maçlarda rakip fileleri 79 kez havalandıran Fenerbahçe, kalesinde 43 gol gördü.

8 Ağustos 2014 Cuma

Cumhurbaşkanlığını kim kazanırsa ne olur?

Milliyet gazetesi yazarı Mehmet Tezkan kim Cumhurbaşkanı olursa nasıl yönetim gösterir bunu kaleme almış.
İşte o yazı:

En çok sorulan iki soru..
Bir: Cumhurbaşkanı seçimini kim kazanır?
İKİ: Kim kazanırsa ne olur?
Elimizde ölçü aleti yok.. Şu kazanır diye siyasi falcılık yapacak halimiz de yok..
İlk sorunun cevabını pazar akşamı alacağız..
Gelelim ikinci soruya..
Kim kazanırsa ne olur? Bu sorunu cevabı kolay.. Çünkü adaylar seçilirlerse nasıl cumhurbaşkanı olacaklarını söylediler..
Kimsenin gizli ajandası yok.. Başbakan ‘başkan’ gibi davranacağını gizlemiyor..
Kim kazanırsa ne olur sorusuna bir süre önce cevap aramıştım.. Bu aralar o kadar çok soruluyor ki seçim öncesi son siyasi yazıyı bu konuya ayırdım..
25 Haziran’daki yazımda şöyle demiştim:
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Kuvvetler ayrılığı ortadan kalkar.. Yürütme Çankaya’ya taşınır.. hükümeti kurulur..
Ekmel Bey kazanırsa.. Çankaya bağımsızlaşır.. Daha doğrusu hükümetin etkisinden çıkar.. Çankaya’nın yeni pozisyonu bir süre sonra yasama ve yargıya da yansır.. İktidarın mutlak gücü nedeniyle örselenen kuvvetler ayrılığı ilkesi yeniden hayat bulur..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Devletin zirvesinde cumhurbaşkanı-başbakan dengesi kalmaz.. Herkes Çankaya’ya bakar, Çankaya’yı dinler..
Ekmel Bey kazanırsa.. Çankaya önemli bir güç odağı olur.. Dış politikadan toplumsal olaylara kadar Çankaya’nın tavrı da, ne diyeceği de önem kazanır.. Özellikle dış politikaya ağırlığını koyar..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Yasaların çoğu Çankaya’da hazırlanır, Meclis’te onaylanır.. Sistem ters işler.. Yasa Meclis’ten geçince de Çankaya kendi hazırlattığı yasayı imzalar..
Ekmel Bey kazanırsa.. Yasalar eskisi gibi alelacele hazırlansa da paldır küldür Meclis’ten geçse de jet hızıyla onaylanmaz.. Yasama daha dikkatli çalışmak zorunda kalır..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. İl emniyet müdürü, il jandarma müdürü dahil müsteşarlar, genel müdürler, bütün bürokrasi emirleri Çankaya’dan alır..
Ekmel Bey kazanırsa.. Bürokrasi emirleri yine başbakandan alır; cumhurbaşkanı gözler, izler..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Her gün her konuda demeç vermeyi sürdürür.. Meydanlardan elini eteğini çekmez..
Ekmel Bey kazanırsa.. Cumhurbaşkanlığı önemli konularda yeri geldiğinde açıklama yapan hüviyete bürünür..
*
Tayyip Bey kazanırsa.. Bakanlar Kurulu’na başkanlık eder.. İcranın başı olduğunu hissettirir.. Anayasa’yı zorlar..
Ekmel Bey kazanırsa.. İcrayı başbakana ve hükümetine bırakır.. Anayasa’yı zorlamaz..
*
40 gün önce kaleme     alınan bu satırlara bugün şu da eklenebilir.. Tayyip Bey seçilirse Çankaya’nın dili, üslubu farklı olacak..     Ekmel Bey seçilirse farklı.. Selahattin bey seçilirse     farklı..

http://www.milliyet.com.tr/kim-kazanirsa-ulkeyi-nasil-yonetir-/gundem/ydetay/1922518/default.htm

Amerika IŞİD'i bombalayacak Ankara teyakkuzda.

IŞİD’in Sincar’ı ele geçirip ve Mahmur’da hakimiyet kurması, uluslararası toplumu harekete, Ankara’yı teyakkuza geçirdi. Ankara’da dün sabah Davutoğlu akşam da Başbakan Erdoğan zirve topladı. ABD’den de müdahale sinyali geldi

Suriye’deki iç savaş süresince mevzilendiği bölgeleri bırakmayan ve özellikle Suriye’nin kuzeyinde etkinlik kuran IŞİD’in Irak’a girerek Musul’u almasıyla başlayan kaos, ABD ile uluslararası toplumun bölgeye müdahale hazırlığı yapmasına yol açtı. İlk müdahale sinyali dün ABD’den geldi. ABD medyasında, Başkan Obama’nın, Irak’ta ilerleyişini sürdüren IŞİD’e müdahale edebileceklerinin sinyalini verdiği iddiası yer aldı. Amerikan ABC televizyonu Türkiye saatiyle 00.45 sıralarında ABD’nin Irak’a malzeme yardımı yapmaya başladığını duyurdu.

ABD medyasında yer alan haberlere göre, Savunma Bakanlığı yetkilileri, Obama yönetiminin, Irak’ın kuzeyinde IŞİD öncülüğündeki silahlı grupların saldırılarına maruz kalan Hristiyanların korunması için Irak’a hava saldırısı düzenlemeyi ve havadan acil yardım stokları atmayı planladığını bildirdi.  İsimlerinin gizli kalması koşuluyla medyaya bilgi aktaran yetkililer, Obama’nın dün Beyaz Saray’da ulusal güvenlik ekibiyle bir araya geldiğini ve havadan insani yardımların bırakılmasından IŞİD’e yönelik hava saldırısına kadar birçok opsiyonu değerlendiğini kaydetti.

Aziz Yıldırım ile Ersun Yanal'ın arasını bir genç kadın bozdu.

Şok iddia! Ersun Yanal, genç kadın ve kriz...

Fenerbahçe'de başkan Aziz Yıldırım ile Ersun Yanal arasındaki kriz büyüyor. Bu yaz Bodrum'daki teknesinde bir kadınla objektiflere yakalanan Ersun hocanın, Sevilla maçının oynanacağı Kopenhag'da yine bir kadınla görülmesinin bardağı taşıran son damla olduğu iddia edildi.

Fotomaç'ta yer alan habere göre; Ersun Yanal krizinde her gün yeni bir perde daha açılıyor. Başkan Yıldırım'ın Sevilla maçından sonra Yanal'ın takıma verdiği iki buçuk günlük izni iptal ederek futbolcuları Samandıra Tesisleri'ne toplaması ve ardından görüntülü analizlerle uyarılarda bulunması gündeme bomba gibi düşmüştü. Bu şok haberlerin F.Bahçe resmi internet sitesinden "usulen de" olsa yalanlanmaması krizin boyutunu gözler önüne serdi. Çıkan haberlerin ardından kulüp çalışanlarını arayan ve haberleri yalanlatmak isteyen Yanal'a başkan Aziz Yıldırım'ın engel olduğu öğrenildi. Yanal bunun üzerine çareyi Twitter'daki kendi hesabından açıklama yapmakta buldu. Yanal, Twitter'dan "Çıkan haberler asılsızdır" demekle yetindi.

YILDIRIM'IN KULAĞINA GİTTİ
Peki bu noktaya nasıl gelindi? Teknik direktör Ersun Yanal'la başkan Aziz Yıldırım'ın arasında ipleri geren en büyük faktörün, tecrübeli teknik adamın düzensiz özel hayatı olduğu belirtildi. Bu yaz Bodrum'da teknesinde bir kadınla objektiflere yakalanan Ersun hocanın, Sevilla karşılaşmasının oynanacağı Danimarka'nın Kopenhag kentinde yine bir kadınla görülmesinin bardağı taşıran son damla olduğu öğrenildi. Yanal'ın Kopenhag sokaklarında yanında genç bir kadın ve menajer Mithat Halis'le birlikte dolaştığı ve bunun başkan Aziz Yıldırım'ın kulağına gittiği ifade edildi. Hatta futbolcular Diego Ribas ile Pierre Webo'nun da Yanal ile genç kadın arkadaşını yan yana gördükleri ve bu anları espri olsun diye videoya çektikleri de belirtildi.

KULÜP HİÇBİR HABERİ YALANLANMADI
F.Bahçe'de büyük krize neden olan kadının Ersun Yanal'la ilişki boyutu bilinmiyor. Ancak kadının ertesi gün tribünde yine hocanın yakın dostu Mithat Halis ile yan yana olması, iddiaların daha da büyümesine neden oldu. Aynı gece Yanal'ın dışarıda ve otelde tüm yaşadıklarının, başkan Aziz Yıldırım'a yakın isimlerce tek tek anlatıldığı kaydedildi. Aziz Yıldırım'ın, Ersun hocanın düzensiz özel hayatına ve alınan kötü sonuçlara çok sinirlenerek 'izinli' takımı hemen topladığı ve malum görüntülü analiz toplantısını gerçekleştirdiği vurgulandı. Yaklaşık 4 gündür bu konuyla ilgili çıkan hiçbir haber, kulüp tarafından yalanlanmadı. Bunun üzerine Ersun Yanal'ın kendi twitter hesabından açıklama yapması, 'ipler tamamen koptu' şeklinde yorumlandı.

(Fotomaç)

Posalı yiyecek ve içecekleri çok tüketmeyin

Beş kişiden birinin sorunu olan kemik erimesi kadını da erkeği de tehdit ediyor. Posalı yiyecekler, kafein içeren kahve, çay ve sodalı içecekler kalsiyum emilimini azaltarak kemik kaybına yol açıyor ve kemik erimesi olan osteoporoza zemin hazırlıyor.

Ül­ke­miz­de sık gö­rü­len ke­mik eri­me­si­ (os­te­opo­roz) ke­mik do­ku­sun­da­ki yo­ğun­lu­ğun ve­ya kit­le­nin azal­ma­sı an­la­mı­na ge­li­yor.

Sin­si ge­li­şen ve ke­mik­le­rin gi­de­rek güç­süz­leş­me­si­ne yol açan os­te­opo­roz,  ka­dın­lar­da 50 ve er­kek­ler­de 70 yaş üs­tün­de­ki her beş ki­şi­den bi­rin­de or­ta­ya çı­kı­yor. En cid­di komp­li­kas­yo­nu kal­ça, omur­ga ve el bi­le­ğin­de kı­rık­la­ra yol açması. Kı­rı­ğa bağ­lı cid­di ve inat­çı ağ­rı­lar ge­li­şe­bi­li­yor.

Ay­rı­ca omur­ga­da ge­li­şen vo­lüm kay­bı ve çök­me kı­rık­la­rı­na bağ­lı ola­rak boy kı­sa­lı­ğı­na, bu da kam­bur­lu­ğa yol açı­yor. Da­ha da kö­tü­sü os­te­opo­roz özel­lik­le yaş­lı­lar­da ehemmiyet ­li, hat­ta ölüm­cül so­nuç­la­ra ne­den ola­bi­li­yor. Rey ­sa os­te­opo­roz ön­lem­ler alın­dı­ğı tak­dir­de ge­liş­me­si en­gel­le­ne­bi­len ve te­da­vi edi­le­bi­len bir has­ta­lık. Acı­ba­dem Mas­lak Has­ta­ne­si Ro­ma­to­lo­ji Uz­ma­nı Prof. Dr. Nu­ran Türk­ça­par, os­te­opo­roz­dan ko­run­mak için ke­mik­le­ri güç­len­dir­me­nin püf nok­ta­la­rı­nı özet­le­di:

İkinci bar­dak süt, İkinci kib­rit ku­tu­su pey­nir

Os­te­opo­roz­la baş et­me­nin ol­maz­sa ol­maz şar­tı, vü­cu­du­nu­zun ih­ti­ya­cı olan kal­si­yu­mu mut­la­ka al­mak. Ka­dın­lar­da, 50 yaş al­tın­da gün­lük kal­si­yum ih­ti­ya­cı 1000 mg iken, bu yaş üze­rin­de 1200 mg’­ye çı­kı­yor. Er­kek­ler­de de 70 yaş ön­ce­sin­de gün­lük 1000 mg kal­si­yum ye­ter­liyken; bu yaş­tan son­ra ih­ti­yaç 1200 mg’­ye yük­se­li­yor. Kal­si­yum için en iyi kay­nak ise süt ve süt ürün­le­ri­. Vü­cu­du­nu­zun ye­te­rin­ce kal­si­yum ala­bil­me­si için gün bo­yun­ca İkinci bar­dak süt ve­ya yo­ğurt ile İkinci kib­rit ku­tu­su pey­nir ye­me­ye itina gös­te­rin.

Po­sa tü­ke­ti­mi­ni sı­nır­lan­dı­rın

Po­sa­lı gı­da­lar faz­la mik­tar­da fi­tat içe­ri­yor ve bu da kal­si­yum emi­li­mi­ni en­gel­li­yor. Po­sa­lı gı­da­lar­la kal­si­yum­dan zen­gin gı­da­la­rı bir ara­da tü­ket­me­yin. Ör­ne­ğin süt­le buğ­day ke­pe­ği alın­dı­ğın­da, süt­te­ki kal­si­yu­mun yüz­de 10 gi­bi çok fazla azı emi­li­yor.

Bu ne­den­le İkinci sa­at ara ve­re­rek yi­yin. Ye­şil pan­car, ıs­pa­nak ve ye­şil fa­sul­ye gi­bi seb­ze­ler sağ­lık­lı bes­le­yi­ci­ler ol­ma­la­rı­na rağ­men içer­dik­le­ri ok­za­lat ne­de­niy­le kal­si­yum emi­li­mi­ni bo­zu­yor. Bu seb­ze­ler, yo­ğurt­la tü­ke­til­di­ğin­de yo­ğurt­ta­ki kal­si­yu­mun emi­li­mi­ni en­gel­le­di­ğin­den öne­ril­mi­yor.

Her gün 15 dakika güneşlenin

Kuvvet ­lü ke­mik­ler için D vi­ta­mi­ni gerekli . En ehemmiyet ­li kay­na­ğı gü­neş ışın­la­rı. Her gün, gü­neş ışın­la­rı­nın ortam ­yü­zü­ne dik gel­me­di­ği sa­at­ler­de 15 da­ki­ka gü­neş­le­nin.

Pro­te­in­siz kal­ma­yın an­cak

Ye­ter­li se­vi­ye­de pro­te­in tü­ket­mek ke­mik ve vü­cut sağ­lı­ğı için çok fazla ehemmiyet ­li. Ye­ter­siz pro­te­in kas gü­cü ve kit­le­sin­i azaltı­yor.An­cak yük­sek pro­te­in­li di­yet­ler­den de ka­çı­nın. Çün­kü faz­la pro­te­in id­rar­la kal­si­yum atı­lı­mı­nı ar­tı­ra­rak ke­mik­ler­de güç kay­bı­  yapı­yor.

Ye­mek­le­ri­ni­ze faz­la tuz kat­ma­yın

Çok faz­la tuz içe­ren ye­mek tü­ket­mek, vü­cu­dun kal­si­yum kay­bı­na, do­la­yı­sıy­la ke­mik kay­bı­na yol açı­yor. Bu ne­den­le tuz alı­mı­nı ola­bil­di­ğin­ce azal­tın Bir yi­ye­ce­ğin ne ka­dar sod­yum içer­di­ği­ni öğ­ren­mek için mut­la­ka pa­ke­ti in­ce­le­yin.

Dans edin, ip at­la­yın

 Vü­cu­da ağır­lık bin­di­ren eg­zer­siz­ler (dans, ae­ro­bik ha­re­ket­ler, yü­rü­me, koş­ma, ip at­la­ma, mer­di­ven çık­ma, te­nis, gi­bi), hem os­te­opo­roz­dan ko­run­ma­da hem de te­da­vi­sin­de çok fazla ehemmiyet ­li.

An­cak kas güç­len­di­ri­ci ve ger­me eg­zer­siz­le­riy­le de des­tek­len­me­li. Yo­ga ile pi­la­tes, den­ge ve es­nek­lik açı­sın­dan en faz­la ter­cih edi­len eg­zer­siz­le­ri oluş­tu­ru­yor. Haf­ta­da 3 ve­ya 4 gün, 30 da­ki­ka vü­cu­da ağır­lık bin­di­ren eg­zer­siz­ler, haf­ta­da İkinci ve­ya 3 gün ger­me eg­zer­si­zi, den­ge, pos­tur eg­zer­siz­le­ri yap­ma­ya itina gös­te­rin.

Bol bol mey­ve seb­ze tü­ke­tin

Seb­ze ve mey­ve­ler; mag­nez­yum, po­tas­yum, C ve K vi­ta­mi­ni açı­sın­dan zen­gin­dir. Ke­mik sağ­lı­ğın­da, kal­si­yum ve D vi­ta­mi­ni­nin ya­nı sı­ra bun­lar da ke­mik mi­ne­ra­li­zas­yo­na kat­kı sağ­lı­yor.

Üç bar­dak­tan faz­la kah­ve ve çay iç­me­yin

Kah­ve, çay ve so­da­lı içe­cek­ler ka­fe­in içe­ri­yor. Ka­fe­in kal­si­yum emi­li­mi­ni azal­ta­rak ke­mik kay­bı­na yol açan bir mad­de. Do­la­yı­sıy­la gün­de 3 bar­dak­tan faz­la kah­ve ve çay tü­ket­me­yin. Ko­la­lı içe­cek­ler de ka­fe­in ve fos­for içe­ri­yor ve kal­si­yum emi­li­mi­ni bo­zu­yor­lar. Çay ve kah­ve­yi, süt ürün­le­riy­le bir­lik­te tü­ket­me­yin. Çün­kü süt,pey­nir ve­ya yo­ğurt­ta­ki kal­si­yum emi­li­mi­ni en­gel­li­yor­lar.

SERDA KIVILCIM - BUGÜN GAZETESİ

"Boru değil 34 kilo verdim."


Pek çok fazla bayanın kabusu olan doğum ertesi kilolarından sadece 5 ay gibi kısa bir zamanda kurtulmayı başaran ve eski fit ve güzel haline dönen Demet Akalın, yeni görüntüsünü faal olarak kullandığı sosyal medya üzerinden takipçileriyle paylaştı.

Ünlülerin yaşam koçu Şeyda Coşkun eşliğinde eski formuna kavuşan Demet Akalın mayolu bir pozunu paylaştığı fotoğrafın altına; “Kardeş biz de fıstık olduk illa resim mi atalım. 34 kilo gitti be boru değil. Teşekkürler Şeyda Coşkun” notunu düşmüş.

Ekmeleddin İhsanoğlu: Sessiz yığınların sesi olacağım.

İhsanoğlu'nun açıklamalarından satır başları şu şekilde : Ekmeleddin İhsanoğlu: Pazar günü çok büyük bomba sürpriz olacak

“Sen şusun busun diye laf duymadık. Böyle bir ortamda vatandaşlar huzur bulamaz. Suriye, Irak, Azerbaycan, Ermenistan’da etrafımızda problemler , bölünmeler… Toplumda huzur yok. Ben bunu Hatay’da gördüm, Trabzon’da gördüm, Ünye’de gördüm. İnsanlar ' Türkiye bölünüyor mu?' diye soruyor. Biz onlara ‘merak etmeyin, Türkiye’de aklıselim kazanacak’ diyoruz.

Bu alevlerin ülkemize düşmesini istemiyoruz. Bunun cevabı kolay fakat biz bunu değil tersini görüyoruz.


IRAK'TA HARİTA YENİDEN ÇİZİLİYOR
Irak’ta harekat başlıyor. Irak’taki harita tekrardan çiziliyor. Telafer’deki Kerkük’teki Türkmenlerin kovulmasının sebebi bu bölgeyi boşaltmak ev ikisinin arasında başka bir etnik grubun hazırlığını yapmaktır. Diplomatlarımız rehine olarak terör örgütü diyemediğimiz IŞİD’in elinde. Böyle bir ortamda ekonomi , alış-veriş gelişir mi?


İSRAİL’İ KINIYORUZ AMA TİCARETİ KESMİYORUZ
2008’de de boykot kararı alındı fakat hükümet boykot kararının kalkması için yazılar yazdı. Tavşana kaç tazıya tut diyoruz. Böyle politika olur mu?

Yatırımlar, finansman yatırımları çok büyük rakamların Türkiye’ye gelmesi. Körfez ülkelerinde çok büyük paralar var. Bunlar ortam arıyor. Bunlar yavaş yavaş bize gelecekti. Büyük projelere imza atılacaktı. Ama bizim dış politikadaki hamaset dolayısıyla bu yatırımlar firar etti . Hakaretamiz sözler dolayısıyla çektiler desteklerini.

Böyle devam ederse Türk ekonomisinin hali ne olacak? Libya’da başarılı bir politikamız olduğundan dolayı müteahhitlerimiz paralarını alamıyor. Batı ile olan münasebetlerimiz etkileniyor. Böyle devam ettiği müddetçe ekonomimiz iyi bir yere gitmez

Esnafımız eziliyor. Memurlarımız, işçilerimiz eziliyor kredi kartı ödemeleri, faizlerden binaen . Taşeron sisteminden ağlıyorlar. Taşeron sistemi akıl almayacak yerlere kadar girmiş. Kölelik sistemi kuruldu. Aybaşını getirmek için borç alıyorlar. Borç beş . beş iken 2003’te bu yıl % 55. 10 misli arttı. Bir orta halli insanları düşünün. Kazandığı her 100 liranın yarısından fazlasını borca veriyor.

Türk ekonomisinin yapısal bir hastalığa düştüğü, sanayinin ekonomide payının azaldığı, inşaat sektörünün balonlaştığı ev balonun yakında bir arızaya düşebileceğini, sonucun ne olacağını biliyorsunuz. Türkiye dünyadaki sıralamada 18 iken 16’ya çıktık dedik fakat şimdi 19’a düştük İkinci içinde. Bu gidişle G20’nin dışına çıkacağız.

Biz bu 3 binden 10 bine çıkarken bizimle birlikte aynı yarışta olan başka ülkelere Yunanistan, Güney Kore gibi ikinci ligdeki ülkelere baktığınızda onlar nereden nereye geldi?


EKONOMİDE RANT HAKİM OLDU
Gelir dağılımında adaletsizlikler var. Ekonomide rant kavramı hakim olmaya başladı. Hür rekabet, şeffaf rekabet yerine rant hakim oldu. Tekelci zihniyete gidiş siyasette de paralelini görüyoruz

Bir ülke cumhurbaşkanını seçecek. Bu memlekette birden fazla siyasi parti var. Meclis’te 4 parti var

İki parti ben ortak aday çıkaracağım diyor. Bunlar aday göstermeden evvel Meclis’te grubu olan İkinci parti ''Biz kendi içimizden bir partili aday göstermeyeceğiz. Gelin uzlaşalım. Herkesin güvenebileceği, partili olmayan bir şahsiyet seçelim'' dediler. Sağ olsunlar, Türkiye’de bu göreve layık 100 kişi de yükselebilir .

Avusturya cumhurbaşkanı bir din adamıdır. Polonya’nın ilk cumhurbaşkanı bir sendikacı. Bugünkü İtalyan cumhurbaşkanı... Onun yetkileri Türk cumhurbaşkanından daha azdır ve İtalya’nın düştüğü krizden o çıkardı.


BENİM HAKKIMDA YALAN SÖYLÜYOR
Bizde bir tek o çıkacak. Çıkanı da hakaretle, şiir yarışmalarında dilin sürçtü gibi tuhaf şeylerle milleti bununla meşgul edip sahneye perde kurup AA’nın çektiği şeyleri paylaşarak, benim hakkımda yalan şeyler söyleyerek “İsrail’in tarafını tutuyor” gibi.. Ben İsrail’den madalya almadım. Ben ambargo yapılsın deyip de ambargoyu yaptırmayın diye yazı yazmadım.


BÜYÜK SÜRPRİZLE KARŞILACAĞIZ
Bana Anadolu’da vatandaşlar güvendikleri için oy vereceklerini görüyorum. 1983’teki gibi çok büyük sürprizle karşılaşacağız. Bu bomba sürpriz sessiz yığınların sesi olacak

IŞİD Erkekleri öldürüp, kadınları kaçırıyor.

Sincar Dağı'nda mahsur kalan Yezidiler, helikopterle bölgeden tahliye edilmeye başlandı. İlk etapta 51 Yezidi kurtarıldı. Dağda aç ve susuz 5 gün geçiren Yezidilerin anlattıkları şoke etti.

IŞİD'in bölgeyi ele geçirmesi nedeniyle 5 gündür  Sincar Dağı'nda mahsur kalan ve sayıları binlerle ifade edilen Yezidiler için  kurtarma planı devreye sokuldu. Havadan helikopterlerle yiyecek ve içecek yardımının yapıldığı Yezidilerin, bölgeden çıkarılması için karadan istenilen  güvenlik koridoru henüz oluşturulmadı. Bunun üzerine helikopterlerle Yezidileri  kurtarma operasyonu başlatıldı.

İlk etapta 51 Yezidi, Sincar Dağı'ndan helikopterle alınarak Duhok'un  Batel ilçesine getirildi. Tahliye sırasında IŞİD militanlarının sürekli ateş  açması nedeniyle helikopterlerin bazı bölgelere inemediği öğrenildi.

YANIMIZA YİYECEK ALAMADIK
 
Batel ilçesinde misafir edilerek, yemek ikram edilen Yezidilerin  yorgun oldukları gözlendi. AA muhabirine yaşadıklarını anlatan Hıtba Halit (20),  saatler süren bir yolculuğun ardından Sincar Dağı'na ulaştıklarını belirterek,  "IŞİD, bölgeye girdikten sonra herkes bir yerlere kaçmaya çalıştı. Araçları  olanlar, bölgeden uzaklaşırken diğerleri, çareyi dağlara sığınmakta buldu. Can  havliyle kaçtığımız için yanımıza yiyecek ve içecek alamadık" dedi.

ÇOCUKLARIMIZI GÖMEMEMEDİK BİLE

 Yüksek noktalara çıkamayan yaşlıların kurtarılamadığını ifade eden  Halit, şöyle konuştu:

"Yaşlılar, tepelere çıkamadılar.  Alçak ve çukur noktalara kaldıkları  için helikopterler, onları alamıyor. Dağda kalırken en büyük sıkıntıyı  çocuklarımız yaşadı. Kayalıklardaki pis ve çamurlu suları onlara içirmek zorunda  kaldık. Ama başka ailelerden açlıktan ve susuzluktan ölen çocuklar oldu. Anne ve  babalar, çocuklarını gömemediler bile. Ölülerimiz, gözlerimizin önünde  duruyordu."

KIZ KARDEŞİMİ KAÇIRDILAR

    Bir başka Sincarlı Bizar Hıdır (23) da IŞİD'in, kız kardeşini ve  yeğenlerini kaçırarak Musul'a götürdüğünü söyledi. Kız kardeşinin, kaçırıldıktan  sonra kendisini telefonla arayarak, bilmedikleri bir yere götürüldüğünü aktaran  Hıdır, "Ailemin ve dağda mahsur kalan Yezidi kardeşlerimizin biran önce  kurtarılmasını istiyorum" diye konuştu. IŞİD'in dağdan inmek isteyen Yezidilere ateş açtığını anlatan Hıdır,  "IŞİD, Yezidilerin, dağda açlıktan ve susuzluktan ölmesini istiyor. Çevredeki  bazı Arap köyleri de IŞİD'le işbirliği yapıyorlardı" ifadesini kullandı.

YAKALADIKLARI KADINLARI KAÇIRIYORLAR

Hemşe Mıçko (67) ise oğlu, gelini ve üç torunuyla kurtarıldığını ancak  ailesindeki diğer 24 bireyin dağda kaldığını kaydetti. Çatışmaların başladığı ilk gün, araçlarına binerek bölgeden kaçmaya  çalıştıklarını belirten Mıçko, bir süre sonra yola atılan havan topları nedeniyle  yürüyerek dağlara ulaştıklarını ifade etti. IŞİD'in yakaladığı erkekleri öldürdüğünü, kadınları ise kaçırdığını  ileri süren Mıçko, her şeyi kendi gözleriyle gördüklerini dile getirdi.

Terör örgütü IŞİD, Kürtlerin, "Şengal" diye adlandırdıkları Musul'un  Sincar ilçesini 3 Ağustos'ta ele geçirmişti. IŞİD'in, saldırısı üzerine Peşmerge  çekilmek zorunda kalırken, binlerce Yezidi, Sincar Dağı'nda mahsur kalmıştı.  Arasında afad ve Kızılay'ın da gıda kolilerinin bulunduğu yardımlar,  helikopterlerle dağdaki Yezidilere ulaştırılmıştı.

Öte yandan Peşmerge ve Suriye Halk Savunma Birlikleri'nin (YPG), Sincar'a büyük bir operasyon yapmaya hazırlandıkları belirtildi.

Prezervatif geldi p.rno film çekimleri bitti!

Yasak dünyanın en büyük p.rno endüstrisinde çekilen film sayısını yüzde 90 oranında azalttı.

Dünyanın en önemli ve en büyük porno endüstrisine ev sahipliği yapan Los Angeles şehrinde 2012 yılında yapılan referandum ile film setlerinde prezervatif kullanmak yasal zorunluluk haline gelmişti. Endüstri çalışanları kimsenin prezervatifli film izlemek istemediğini, kendilerinin düzenli olarak kontrollerini yaptırdıklarını söyleyerek yasaya itiraz etmişler ama bir sonuç alamamışlardı.

 Los Angeles Times’ın haberine göre yasa etkisini gösterdi ve film sayısı önemli oranda azaldı. Resmi izin başvurularına göre bu yıl çekilen film sayısı yüzde 90 oranında düştü. Evlerde korsan çekimlerin artmış olduğu ve sektörün önemli ölçüde yasaların daha hafif olduğu Nevada gibi başka eyaletlere ve hatta Doğu Avrupa ’ya kaydığı söyleniyor. Söz konusu yasa, AIDS Healthcare Foundation’ın girişimleriyle, porno setlerinde HIV virüsünün hızla yayıldığı gerekçesiyle çıkartılmıştı.

Baldız baldan tatlıdır!



Kanal D’nin beğenilen dizisi ‘Ulan İstanbul’un yeni bölümünde çete sahte bal işine giriyor. ‘Baldız Baldan Tatlıdır’ ballarını satma görevi de Karlos ile Yaren’e düşüyor.  Fırat Tanış ise sürpriz konuk oyuncu.

Teoman'ın çapkınlık turu.



Boşanma arefesindeki Teoman bir kız arkadaşıyla sabaha kadar eğlendi. Gazetecilerin kapıda beklediğini duyunca arka kapıdan kaçtı.

19 Temmuz 2014 Cumartesi

AKP döneminde İsrail ile ticaret rekora koşuyor

Türkiye ile İsrail arasında 4 yıl önce 3 milyar dolar olan ticaret hacmi 2013’te rekor kırarak 5 milyar dolara ulaştı. İsrail Ekonomi Bakanı Naftali Bennett’e göre iki ülke arasındaki ticaret hacmi bu sene yeni rekorunu kıracak.

İsrail ’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki gösteren muhalefet partileri, hükümetin söylemlerinin tersine ticari alanda bu ülke ile ticari ilişkileri hızla artırdığına dikkat çekti.

"NEREDEYSE İSRAİL’E HARP İLAN ETTİK, OYSA GERÇEKLER GÖRÜNDÜĞÜNDEN BİR HAYLİ FARKLI"

TBMM’de dün basın toplantısı düzenleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, sabah akşam Gazze’yi ağzından düşürmeyenlerin, İsrail’e petrol akıtılmasına aracılık etmekten hiç rahatsızlık duymadığını söyledi. MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural da Meclis’teki toplantısında “Ateşli konuşmalara bakarsak neredeyse İsrail’e harp ilan ettik. Oysa gerçekler göründüğünden bir hayli farklı. 2002’de, yani AK Parti işbaşına geldiği yıl iki ülke arasındaki ticaret hacmi 1,2 milyar dolar iken bu rakam 2013’te 4,8 milyar doları aşmıştır. Siz kimi kandırıyorsunuz? Gemicikleriniz İsrail limanlarında harıl harıl ticaret yapıyor. Kuzey Irak’tan Gazze’yi vuran uçaklara yakıt taşıyorsunuz.” dedi.

"TÜRKİYE İLE İSRAİL ARASINDA TİCARET GİDEREK BÜYÜYOR"

Rakamlar, muhalefet parti temsilcilerinin iddialarını doğrular nitelikte. Türkiye ile İsrail arasında ticaret giderek büyüyor. 2013 yılında ilk 6 ayda İsrail, Türkiye’nin en fazla ihracat yaptığı 24. ülke iken, bu sene en fazla ihracat yaptığı 17. ülke konumuna ulaştı. İhracatta 7 basamak birden yükselen İsrail’e ihracat artışı yüzde 23 olurken, İsrail’den yapılan ithalat artışı da dikkat çekti. İlk 5 aylık ithalat rakamları, geçen yılın aynı dönemi ile kıyaslandığında yüzde 27 artış sağladı. Bu, 974,7 milyon dolar olan 2013 ilk 5 aylık ithalatının bu yıl ilk 5 ayında 1,247 milyar dolara ulaştığı anlamına geliyor. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 2008 yılında 3,4 milyar dolar iken, rakam 2010’da 3 milyar dolara, 2011 yılında 4,4 milyar dolara ulaşmıştı. Türkiye-İsrail ticaret hacmi, 2012’de yine 4 milyar doları aştı, 2013’te ise 5 milyar dolar olarak kaydedilen ticaret hacmi, İsrail Ekonomi Bakanı Naftali Bennett’e göre bu sene yeni rekorunu kıracak.

"BU SENE YENİ REKOR KIRALABİLİR"

İsrail Ekonomi Bakanı Bennett, temmuzda Türkiye-İsrail ticaret hacmine değinerek, “2013’teki Türkiye-İsrail arasındaki ticaret rekorunun ardından 4 ayda ihracatımız yüzde 25 artışla 949,2 milyon dolara ulaştı. Türkiye’den ithalat ise yüzde 21 arttı. Bu, 2013’te iki ülke ticaretinde kırılan rekorun bu sene tekrar kırılabileceğine işaret. Bunun için 2014’ün ilk üç ayındaki trendin devam etmesi yeterli.” açıklamasında bulunmuştu.

"İSRAİL’İN TÜRKİYE’YE İHRACATININ YÜZDE 70’İNİ KİMYASALLAR OLUŞTURUYOR"

Konu ile ilgili gazetecilere birçok kez açıklamada bulunan İsrail Ekonomi Bakanlığı Dış Ticaret Müdürü Ehud Cohen de Türkiye ile İsrail arasındaki ticari ilişkisinin hızlı geliştiğini, bunun Türkiye’nin İsrail’de yatırımını da teşvik ettiğini vurgulamıştı. Mayısta bazı Türk şirketleri yöneticilerinden oluşan delegasyon İsrail’deki bir konferansa katılmak için İsrail’e gitmişti. Burada ileri teknoloji konulu konuşmalar yapılmıştı. İsrail’in Türkiye’ye ihracatının yüzde 70’ini kimyasallar oluşturuyor. Bunların başında Oil Refineries ve Carmel Olefins şirketlerinden yapılan ithalat geliyor. Yüzde 9 oranında plastik ve lastik mamulleri ithalatı yapılıyor. Yüzde 6,5 oranında da elektrikli ekipmanların ithalatı yapılıyor. İsrail ise Türkiye’den çok çeşitli malzemeler alıyor. Plastik, lastik, mineral, tekstil, beton, seramik, cam makineleri ve otomotiv sektörü ile ilgili alım yapıyor.

18 Temmuz 2014 Cuma

Türüt 18 yıllık eşini boşadı!

Boşanmak İsmail Türüt'e Pahalıya Patladı!

18 yıllık eşi Ayşe Türüt'ten boşanan İsmail Türüt yüklü miktarda tazminat ödemek zorunda kaldı. İsmail Türüt mahkeme tarafından haksız bulundu ve 500 bin lira tazminat ödemeye mahkum edildi. Ayşe Türüt, İsmail Türüt'ün kendisini aldattığını söyledi. Boşanmak İsmail Türüt'e pahalıya patladı!

İSMAİL TÜRÜT'E TAZMİNAT ŞOKU!

Yılların sanatçısı İsmail Türüt 18 yıllık eşi Ayşe Türüt ile boşandı. Ayşe Türüt, eşinin evini ve çocuklarını ihmal ettiğini söyledi. İsmail Türüt ile kaçarak ve severek evlendiklerini söyleyen Ayşe Türüt, kendisi adına yazdığı türkülerin de bulunduğunu söyledi. Ayşe Türüt, dava açıldıktan sonra İsmail Türüt'ün çocuklarını eğitim açısından mağdur ettiğini söyledi. Eğitim ödemeleri yapılmadığı için büyük kızlarının okulu bırakmak istediğini söyleyen Ayşe Türk, yurtdışında okuyan çocukları Miraç'ın da, ödeme yapılmadığı için lise diploması alamadığını söyledi. Ayşe Türüt ayrıca İsmail Türüt'ün kendisini 1997 yılından beri N.T. isimli bir kadınla aldattığını söyledi. Ayşe Türüt 750 bin lira maddi ve 1 milyon lira da manevi tazminat talebinde bulundu.

Türkücü İsmail Türüt yaptığı savunmada, N.T. isimli arkadaşı ile Ayşe Türüt'ün tanıştığını belirtti. Ayşe Türüt ile ayrılmasına neden olan şeyin N. hanım olmadığını söyleyen İsmail Türüt, eşinin annesine ve babasına saygısızlık yaptığını söyledi. Aile değerlerinin çok önemli olduğunu söyleyen İsmail Türüt, annesine karşı Ayşe Türüt'ün saygısızca davrandığını belirtti. İstenen nafakayı çok zor şartlarda ödediğini söyleyen İsmail Türüt nafaka takdir edildikten sonra Miraç'ın yurt dışındaki eğitim giderlerini nafakaya dahil olduğunu düşünerek ödemediğini söyledi.

 İsmail Türüt, Ayşe Türüt'ün kendisini çocuklarıyla ilgilenmeyen bir baba gibi göstererek şöhretine zarar verdiğini, televizyonlarda hakkında konuştuğunu belirtti. Mahkeme açıkladığı kararında İsmail Türüt'ü haksız buldu. İsmail Türüt 250 bin maddi 250 bin manevi tazminat ödeyecek. Ayrıca Ayşe Türüt'e her ay 4 bin lira nafaka ödeyecek. Kanada da eğitim gören 17 yaşındaki Mirat Türüt'ün diplomasını alabilmesi için de 23.500 dolar ödeyecek. Mahkeme çocukların velayetini de Ayşe Türüt'e verdi.

Motifli kolları dantel örgü bayanlar için örgü kazak modelleri


Mevsimlik bayan kazak modelleri
Motifli kolları dantel örgü bayanlar için örgü kazak modelleri

Patterned lace sleeves knit sweater knitting patterns for women


Son moda bayanlar için fileli örgü kazak modeli


Yazlık örgü örnekleri
Son moda bayanlar için fileli örgü kazak modeli

Summer mesh samples 
Latest fashion for ladies mesh knit sweater pattern


17 Temmuz 2014 Perşembe

Benzinlikte çırıl çıplak alışveriş.



34 yaşındaki Müşteri Cezar Zamadzki vasıtası ile cep telefonuna çekilen görüntüler sosyal medya vasıtasıyla hızlı bir biçimde bütün dünyaya yayıldı.

 Cezar Zamadzki “Dışarısı fazla aşırı sıcak, yaklaşık 30 dereceydi lakin beni azami şaşırtan kadının çırıp çıplak olması ve çıplak alışveriş etmek fazla aşırı normalmiş benzeri davranmasıydı. Bizim buralarda böyle çıplak kişiye hiç rastlanmadı. Kadın bir sandviç ve meşrubat alarak dükkandan ayrılırken başka müşteriler tepki göstermediler lakin şaşırdılar” dedi. Cezar Zamandzki, kadının içkili veya uyuşturucu almış vaziyette olmadığını belirterek, sabırla sırada bekleyip, sırası gelince alışverişini yapıp dışarı çıktığını söyledi.

Özge Özpirinççi yeni aşkı ile sokakta öpüştü.

Özge Özpirinççi yeni aşkı Burak Yamantürk'le çok samimi görüntüleri ikili kimseye aldırış etmeden öpüştü.

Engin Altan Düzyatan'ın eski aşkı Özge Özpirinç dizi aşkı Burak Yamantürk'le çok samimi görüntüleri ortaya çıktı. İkili kimseye aldırış etmeden öpüştü..

Engin Altan Düzyatan'ın eski aşkı Özge Özpirinç dizi aşkı Burak Yamantürk'le çok samimi görüntüleri ortaya çıktı. İkili kimseye aldırış etmeden öpüştü.. Dizide iki sevgiliyi canlandıran, birkaç hafta önce Bodrum tatilinde de birlikte görüntülenen Özpirinçci ve Yamantürk, haklarında çıkan aşk dedikodularını el ele görüntü vererek doğruladı. Çift, önceki akşam Bebek’te ilk kez ele ele objektife yansıdı.

Botlara dikkat

Burak Yamantürk’ün yaz sıcağında giydiği botlar dikkat çekti.

Survivor yarışmacıları Merve ve Gökhan büyük aşk yaşıyor.

Survivor 2014'un son 4'e giren 2 başarılı yarışmacısı Gökhan Keser ve Merve Aydın aşkı gündeme bomba gibi düştü. İnstagram'da bir birlerine aşk mesajları atan ve el ele görüntülenen Merve Aydın Gökhan Keser aşklarını inkar edemediler.


Adı “Survivor” yarışmasındaki takım arkadaşı Merve Aydın’la anılan Gökhan Keser, aşk iddiasına yanıt verdi.

Keser, katıldığı televizyon programında “Evet, Merve’yle aramızda bir şey var. Benim bir kız kardeşim var. Merve de adada çok güvendiğim birkaç isimden biriydi. Artık o da benim kardeşim” dedi.


Gökhan Keser Kimdir?

1987 İzmir doğumlu Gökhan Keser, aslen Rize Pazarlı bir ailenin oğludur. 14 yaşında hobi olarak başladığı modellik kariyerine birçok şey sığdırdı. Yurt içinde ve yurt dışında sayısız işler gerçekleştiren Keser,hobi olarak başladığı bu yolda Türkiye'nin belli başlı isimleri arasında yerini aldı. Bir yandan hayaline giden yolda "Ekol Drama Sanat Evi"nde Ayla Algan'dan oyunculuk eğitimi alırken, bir yandan da Sevingül Bahadır, Gül Sabar, Kevork Tavityan, Randy Esen gibi birbirinden önemli isimlerden şan eğitimi almaya başladı.

Elde ettiği başarılarla beraber,gelen teklifler arasından 2006 yılında Selena dizisi ile kamera önüne geçerek geniş bir hayran kitlesi edindi. 2007 senesinde en başından beri yapmak istediği tek iş ve en büyük hedefi olan,müzikal kariyeri için albüm çalışmalarına ağırlık verdi.Çalışmalarına devam ederken 2008'de Zerrin Özer'in "Ömür Geçiyor" albümünün vokallerinde de bulundu.

2008 yılında "Hepsi" grubuyla birlikte yönetmenliğini Mete Özgencil'in yaptığı "Kayıp Çocuklar Cenneti" isimli sinema filminde başrolü paylaştı. Tanıtımları sinema salonlarında da dönen bu film yapımcılardan kaynaklanan sebeplerden dolayı yarım kaldı ve vizyona giremedi.

Yıllardır hayalini kurduğu sahnelere Türkiye'nin önde gelen en önemli kadın solistlerinden Sıla ile adım atan Keser; uzun süre sahnede Sıla'ya vokalist olarak eşlik etti. Sıla'nın "İnşallah" ve "Kafa" video kliplerinde de bulunan Keser sanatçının 3. Albümü "Konuşmadığımız Şeyler Var"ın vokallerinde de bulundu.

2011 yılının Nisan ayında "Sıla" ile düet yaptığı; sözleri Sıla Gençoğlu, müziği ise Sıla Gençoğlu ve Efe Bahadır imzalı "Hadi Ordan" adlı single'ını radyolar ve dijital platformlar aracılığıyla müzikseverlerin beğenisine sunarak müzik kariyerindeki ilk işini gerçekleştirdi.

Gökhan Keser'in "Sony Music" etiketiyle 2012 yılının Ocak ayında raflardaki yerini alan kendi adını taşıyan albümünün prodüktörlüğünü Sıla Gençoğlu ve Efe Bahadır yaptı. Albümün, sözü Sıla Gençoğlu ve Gökhan Keser'e, bestesi Gökhan Keser'e ait olan çıkış şarkısı ve klibi "En Kötü Günümüz Böyle Olsun" sosyal medyada da büyük beğeni toplayarak müzik listelerine üst sıralardan giriş yaptı. Ardından kliplendirdiği "Bazen" ve "Seninle Bozdum" şarkılarıyla ivmesini her geçen gün yükseltip başarılarına yenilerini ekliyor.

Merve Aydın Kimdir?

17 Mart 1990, Bakırköy, İstanbul Türk atlet.

ENKA spor kulübünün atletizm branşı sporcusudur.2008'de Dünya Gençler Atletizm Şampiyonası ve 2011'de Avrupa 23 yaş altı Atletizm Şampiyonası'nda 800 metre koşuda gümüş madalya kazanmıştır. Aynı yıl Dünya Üniversite Yaz Oyunları'nda 4x400 bayrak yarışında ikinci gümüş madalyasını da kazanmış ve Avrupa 23 yaş altı Atletizm Şampiyonası'ndaki performansı ile Dünya – Olimpiyat B barajını da geçmiştir.

Londra 2012 Yaz Olimpiyatları kadınlar 800 metre seçmelerinde 2.seride yarışan sporcu, yarış esnasında sakatlanarak 3:24.35'lik dereceyle serisini sonuncu olarak bitirdi. Sakatlık acısı nedeniyle ağlayarak yarışa devam edip bitirmesi, onu manşetlere taşımıştır.

12 Haziran 2012 tarihinde Beyaz Rusya'da Olimpiyat seçmeleri kapsamındaki yarışta koştuğu 2:00.23'lük derece ile 800 m Türkiye rekorunun sahibidir.

Gergedan böceği dişisi neden uzun boynuzlu erkekleri tercih ediyor?

Gergedan böcekleri (Dynastinae ailesi), isimlerinden de anlaşılabileceği gibi gergedan benzeri boynuzları ile bilinen bir böcek ailesidir. Ciddi büyüklükteki, çatallı boynuzları ile bilinirler; ancak bu boynuzlar nasıl evrimleşmiştir?


Bir gergedan böceği erkeği çiftleşme zamanı geldiğinde öncelikle bir beslenme alanı bulmak zorundadır. Bu alanlar genellikle ağaçların reçine salgıladıkları yarıklar ve etrafındadır. Ancak gergedan böceklerinin çiftleşme için uygun buldukları bu beslenme alanları az sayıdadır ve bu alanlara talip olan çok sayıda erkek bulunur. Dolayısıyla gergedan böcekleri bu alanlar için diğer erkeklerle savaşmak zorundadırlar. Yapılan incelemelerde, bazı diğer faktörlerle birlikte, en uzun ve büyük boynuza sahip erkeklerin bu savaşları kazandığı görülmüştür. Ancak yine de, bu boynuzlar ilk etapta nasıl evrimleşmiştir?

Bunu açığa çıkarmak isteyen evrimsel biyologlar, gergedan böceklerinin boynuzlarını ve bu boynuzların popülasyon içerisindeki dağılımını analiz etmişlerdir. Keşifleri oldukça ilginçtir (ancak bir o kadar da evrimsel biyoloji açısından tam da beklendiği gibidir): boynuzlar, popülasyon içerisinde çok ciddi bir çeşitlilik ve dağılım göstermektedir. Boyutları, mikro düzeyde küçük olanlardan, vücudun %66'sı kadar uzun olanlara kadar değişmektedir. Üstelik bu boynuzlar, besin maddelerine karşı oldukça hassastır ve iyi beslenen bir erkeğin boynuzu diğerlerinden daha fazla uzamaktadır. Dolayısıyla büyük boynuzlu bir erkek sadece güçlü değil, aynı zamanda besin bulma konusunda da genetik ve davranışsal olarak becerikli birey anlamına gelmektedir. Üstelik araştırmacılar, gergedan böceği erkeklerinin bu boynuzları beslenmeden büyütemediğini keşfetmişlerdir: yani genetik bir temel olmasına rağmen, çevresel bir katkı olması gerekmektedir. Bu da dişilerin en verimli ve en becerikli erkekleri seçebilmesi için bir avantajdır.

Böylesi bir boynuzun avantajları oldukça açıktır; ancak evrimsel biyolojinin en önemli analizlerinden bir diğeri, masraf analizidir. Yapılan incelemeler, vücutlarının 3'te 2'si kadar uzunlukta olan bu boynuzların uçma konusunda çok ciddi sorunlar yarattığını göstermiştir. Yani cinsel açıdan başarılı olmak için evrimleşen bir özellik, hayatta kalma konusunda sıkıntıları beraberinde getirmektedir. Ki bu, türlerin özelliklerinin evrimsel değişimini tetikleyen ana unsurlardan biridir.

Bunu çözmek için gergedan böcekleri farklı bir evrimsel sürece girmişlerdir: boynuzları hafifletmek... Birçok gergedan böceğinin boynuzu oldukça hafiftir (bu da bir dağılım ve çeşitlilik göstermektedir) ve uçma sırasında çok fazla yük olmaz. Yapılan analizlerde, bazı devasa boynuzların canlıya sadece %3'lük bir ekstra kuvvet ihtiyacı doğurduğu keşfedilmiştir. Bu devasa yapıların bu şekilde gelişebilmesi, doğal seçilimin baskısını kırarak cinselliğin önemini arttırmakta ve bu sebeple her nesilde daha büyük boynuzlu gergedan böcekleri başarılı olabilmektedir.

Sıla 1 Ayda Tam 12 Kilo Verdi?

Türkiye'nin başarılı ismi Sıla 1 ay içinde 12 kilo verdi. Sıla'nın sır gibi diyeti kilo problemi olanları oldukça meraklandırdı. Güzel şarkıcı Aşk acısını bu şekilde atlattı. 

Sıla aşk acısını unutmak için kendini diyete verdi. Ramazandan önce güzel sanatçı tam 12 kilo verdi.

SILA 1 AYDA 12 KİLO VERDİ!

Özgür Mumcu ile aşk yaşayan Sıla, sevgilisinden ayrıldıktan sonra yeni kararlar almaya başladı.

Müziği kadar özel hayatıyla da gündeme gelen Sıla, aşk acısını forma girerek unutmaya çalıştı. Sıla Ramazan ayından önce 1 ayda 12 kilo verdi. Sıla'nın bu kadar kısa sürede bu kadar çok kiloyu vermesi herkesi şaşırttı.

Başarılı popçu Sıla, diyetisyene gitti ve bir beslenme çizelgesi hazırlattı. Sıla çok iştahlı olmamasına rağmen doğru şekilde beslenmediğinden kilo almıştı.

Tavuk yemeyen Sıla'ya özel bir diyet uygulandı. Sıla, protein ve meyve ağırlıklı beslenmeye başladı. Kiraz ve badem de yiyerek kilo veren Sıla, kısa sürede fazla kilolarından kurtuldu.

Bana 'Geber' diyor, 'sağol' diyorum

'Geber' diyor, 'sağol' diyorum

MS teşhisi konan Serdar Ortaç tedavi sürecinde sosyal medyadan yaptığı duygusal paylaşımlara açıklık getirdi.

Ortaç, ''Zaten hasta yatağımda 25 gün hiç çıkmadım. Hergün kortizon, elimde Twitter yapıcak bir şey yok. Adam "Geber" diyor. Bende “Sağ ol abi" yazıyorum. Öyle vakit geçiyor'' dedi. Hastalığına rağmen konserlere çıkmaya devam etmesi hakkında ise şarkıcı, "Anlaşmalar önceden yapıldı. Çıkmazsam tazminat öderim" diyerek tepki gösterdi.

Müezzin bağış paralarını cebe indirdi.

Müezzin bağışı ‘cebe indirdi’

Aydın’ın Kuşadası ilçesinde Bayülgen Camii’nde müezzin 47 yaşındaki M.B.’nin cemaatten cuma namazı sonrası ihtiyaçlar için toplanan yardım paralarını cebine koyması, bir vatandaş tarafından kamerayla görüntülendi.

Görüntüde M.B.’nin elindeki karton kutuda biriken paraları sayar gibi yaptığı, ardından etrafa bakınıp kimsenin kendisini izlemediğinden emin olduktan sonra paraları ceketinin iç cebine attığı görüldü.

 Aynı işlemi dört kez tekrarlayan ve her defasında paraları farklı bir cebine koyan müezzinin, yardım kutusuna atılan bozuk paraların bir bölümünü de aynı şekilde alması dikkati çekti.

Görevden alınmadı!
Olay sonrası vatandaşlar, kaydettikleri görüntüleri İlçe Müftülüğü’ne iletti. Bunun üzerine M.B., ilk olarak İlçe Müftülüğü’nün emrine alındı. M.B.’nin görevden alınmamasına vatandaşlar tepki gösterdi. İlçe Müftüsü İbrahim Türedioğlu müezzin hakkında soruşturma başlatıldığınısöyledi.

76 yıllık tatlıcıyı Lübnanlılar aldı

76 yıllık tatlıcıyı Lübnanlılar aldı
Türkiye çapında günlük pasta dağıtımı yapan tek firma olan Özsüt, Lübnan asıllı işadamı Mustafa Aşur’a satılıyor.

Türkiye çapında günlük pasta dağıtımı yapan tek firma olan Özsüt, Lübnan asıllı işadamı Mustafa Aşur’a satılıyor. Aşur’un sahibi oldu Infinity Invest Holding Anonim Şirketi, Özsüt’ün sahibi STG Gıda Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ni satın almak için Rekabet Kurulu’na başvurdu. Rekabet Kurulu’nun onay vermesi halinde İzmir’in 76 yılık markası el değiştirecek.

İzmirliler, 1938 yılında Kemeraltı’ndaki dükkanda Sefer Usta’nın yoğurt ve kaymağıyla ile tanıştı. 1980 yılına gelindiğinde Sefer Usta’nın oğlu İbrahim Urlulu liderliğinde Özsüt muhallebisi olarak büyüdü. İlk şubesi, kuruluşundan 53 yıl sonra İzmir Alsancak’ta açılan Özsüt, 1996 yılında altı farklı şubede müşterilerini ağırlamaya devam etti. 2002 yılında şube sayısını 50’ye çıkarmayı başaran marka, 2014 yılının Mayıs ayında Azerbeycan’ın Bakü şehrindeki şubesini açtı. Azerbeycan ve Türkiye’deki 44 şehirde bulunan 185 bayisi ile müşterilerine hizmet vermeye devam eden Özsüt, bugün 10 bin metrekarelik fabrika alanı ve bin 500 metrekarelik soğuk hava deposu ile 3 bin kişiye istihdam sağlıyor.

Türkiye çapında günlük pasta dağıtımı yapan tek firma olan Özsüt’ün ortakları, satış için Rekabet Kurulu’na başvurdu. Özsüt ortaklarının şirkete talip olan Infinity Invest Holding Anonim Şirketi’nin Sahibi Mustafa Aşur’la görüşmeye başladığı öğrenildi. Lübnan asıllı bir işadamı olan Aşur, Türkiye, Ortadoğu ve Karadeniz’in en büyük petrol depolama ve lojistik firmalarından biri olan Delta Petrol’ün de ortağı. Aşur’un eşi Işık Keçeci Aşur’un ise Amerikan kahve zinciri Starbucks’ı Türkiye’ye getiren Ortadoğulu Alshaya’nın Türkiye Genel Müdürü ve Caffe Nero Türkiye’nin ortağı olduğu öğrenildi.

16 Temmuz 2014 Çarşamba

Kız çocukları için pileli tığ işi örgü etek modeli


Dantel örgü tığ işi moda örgüler yeni modeller
Kız çocuklarıiçin pileli tığ işi örgü etek modeli

Fiyonklu kurdelalı ajur modelli örgü bayan etek modeli


2014 örgü modası örgü etek örnekleri
Fiyonklu kurdelalı ajur modelli örgü bayan etek modeli

7 Temmuz 2014 Pazartesi

Tığ işi çiçek motifli bolero yelek modelleri

Bayan yazlık örgü modası tığ işi bolero modelleri
Tığ işi çiçek motifli bolero yelek modelleri

Ethem Sarısülük'ü öldüren polis tutuklandı.


Kızılay'da polis memuru A.Ş.'nin silahından silahından çıkan kurşunla yaşamını yitiren Ethem Sarısülük davasının 6. duruşması yoğun güvenlik önlemleri altında Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı.

Dava nedeniyle adliye çevresinde ve duruşma salonunda yoğun güvenlik önlemleri alındı.

Saat 10.30'da başlayan duruşmaya sanık polis A.Ş., sanık ve mağdur avukatlarının yanı sıra Sarısülük'ün yakınları ve bazı CHP'li vekiller de katıldı.



''JANDARMALARI ÇIKARIN TALEBİNE'' RET
Duruşmada avukatların 'jandarmaları dışarı çıkarın' talebine mahkeme başkanı "Geçen celse olan olaylar ortada. Jandarmayı dışarı çıkarmıyoruz"  yanıtını verdi.

Sanık vekilleri duruşmanın kapalı yapılması talebinde bulundu. Mahkeme duruşmanın kapalı yapılmasına ilişkin sanık vekillerinin talebini reddetti.

SAVCI, SANIK POLİSİN TUTUKLANMASINI İSTEDİ
Ethem Sarısülük'ün ölümüne ilişkin davada Cumhuriyet Savcısı, sanık A.Ş.'nin eyleminin meşru müdafaa olmadığını belirterek, olası kasıtla adam öldürmekten cezalandırılmasını ve tutuklanmasını istedi.    

SANIK POLİSE TUTUKLAMA KARARI
Mahkeme, sanık polis A.Ş.'nin tutuklanmasına karar verdi. Duruşma 3 Eylül çarşamba gününe ertelendi.

ALİ İSMAİL'İN ANNESİ GÖZYAŞLARINA BOĞULDU
Sanık polise tutuklama kararı çıkınca Ali İsmail Kormaz'ın annesi Emel Korkmaz gözyaşlarını tutamadı.

DURUŞMA SALONUNDA OLAY
Karar sonrası duruşma salonunda avukatlarla jandarma arasında arbede çıktı. Jandarmma, avukatları salon dışına çıkarmaya çalıştı.

Duruşma salonunda bulunan polis memuru A.Ş. de güvenlik kuvvetlerinin arasında adliye binasında güvenli bir odaya alındı.

ADLİYE ÖNÜNDE TOPLANDILAR
Dava öncesi bazı sivil toplum kuruluşları adliye bahçesinde toplandı. 



Dava nedeniyle adliye çevresinde yoğun güvenlik önlemi alındı. Adliye girişleri, demir bariyerlerle kapatıldı.

Çocuk gelinle evlenen damada 15 yıl hapis.

ADANA'da, birbirlerinin ağabeyleriyle 'berdel' yöntemiyle yöresel geleneklere göre düğün yapılarak nikah kıyılmadan evlendirilen çocuk gelinlerden S.K.'nın olay tarihinde 15 yaşını doldurmadığı belirlenince Cumhuriyet Savcısı 25 yaşındaki Fikret D. hakkında 'nitelikli cinsel istismar' suçundan 15 yıl hapis cezası istedi.

Olay, 17 yaşındaki M.K. ile evlendirilen 15 yaşındaki Y.D. ve Fikret D. ile evlendirilen 15 yaşındaki S.K.'nın, geçen 15 Şubat'ta polise başvurmalarıyla ortaya çıktı. Merkez Yüreğir İlçesi'ne bağlı Dedekorkut Mahallesi'nde oturan ve eşinden ayrı yaşayan 48 yaşındaki T.K., kızı S.K.'yı akrabalarının oğlu Fikret D. ile yöresel törenle evlendirdi. Ardından damat Fikret D.'nin kız kardeşi Y.D., küçük gelin S.K.'nın ağabeyi M.K. ile aynı şekilde evlendirildi. Kayınvalideler arasında anlaşmazlık çıkınca, yaşı küçük gelinler birlikte polise giderek, "Bizi birbirimizin ağabeyleriyle zorla evlendirdiler" diyerek aileleri hakkında şikayette bulundu. Küçük gelinler devlet korumasına alındı.

'RIZASI İLE' SAVUNMASI

S.K.'nın evlendirilmesi ilgili Adana 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davada sanıklar haklarındaki suçlamayı kabul etmedi. Damadın babası Ş.D., "S.K. benim yeğenimdir. Babası evi terk ettiği için bu yaşa kadar kendisine ben baktım. Oğlumla yeğenim aynı evde büyüdüler. Birbirlerini sevdiklerini ve evlenmek istediklerini söylediler. Aksi halde kaçacaklarını da söylediler. Biz de evlenmelerine rıza gösterdik" diye savunma yaptı.
Damat Fikret D. de, S.K. ile uzun süre arkadaşlık yaptıklarını, birbirlerini severek evlenmeye karar verip durumu ailelerine bildirdiklerini, S.K.'nın rızasıyla birlikte olduklarını ve bu sürede kendisine kötü bir muamelesinin olmadığını savundu. Küçük gelin S.K. da ifadesinde, "Ben önce istemedim. Israr edilince kafam karıştı ve kabul ettim. Benden uzak dursunlar. Artık evlilik istemiyorum" diyerek şikayetçi olmadığını söyledi.

15 YAŞINDAN KÜÇÜK ÇIKTI

Adli Tıp Kurumu tarafından verilen raporda çocuk gelin S.K.'nın olay tarihinde 15 yaşını doldurmadığı belirlendi. Bu gelişme üzerine Cumhuriyet Savcısı, sanıklar hakkında esasa ilişkin mütalaasını verdi. S.K.'nın annesi Türkan K.'nın vefat etmesi nedeniyle hakkındaki suçlamalar düşerken, sanık Fikret D. hakkında 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan 15 yıla kadar, Fikret D.'nin annesi S.D. ve babası Ş.D. hakkında ise yardım suçundan 8 yıla kadar ceza istendi. Sanık ve avukatı esasa ilişkin ve Adli Tıp Kurumu raporuna savunma yapmak üzere süre talep edince mahkeme heyeti duruşmayı erteledi.
Diğer küçük gelin Y.D.'nin evlendirilmesiyle ilgili de 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava devam ediyor.

Adres Listele

Blog Arşivi